ويكيبيديا

    "في لمح" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Hemen
        
    • bir
        
    • göz
        
    Ben tam eğitimli bir polis memuresiyim, seni yere yatırıp Hemen kelepçelerim. Open Subtitles ،أنا شرطية متدربة على أعلى مستوي سأطرحك أرضاً وأقيدك في لمح البصر
    Sana bir doktor bulacağız ve Hemen iyileşeceksin. Open Subtitles ستعرضك على طبيب وستكون على خير ما يُرام في لمح البصر
    Üzgünüm gruplarınızda devam edin Hemen döneceğim. Open Subtitles انا آسفة.. فقط استمرو في مجموعاتكم وسأعود في لمح البصر
    Şöyle bir bakınca beş kartlı oynadıkları görülüyor. 50 dolarla başlıyorsun. Open Subtitles في لمح البصر خمسة أوراق توزعت و تم جني 50 دولار
    Fakat İbn-i Heysem göz açıp kapayıncaya kadar bir şeyin o kadar yolu gidip dönmesi için yıldızların çok uzak olduğunu çıkarsadı. Open Subtitles لكن الحسن فكر بأن النجوم بعيدة جداً لشيء في أعيننا كي يقطع كل هذا الطريق إليها و يعود في لمح البصر
    Tabletteki talimatları takip edin, Hemen yapılandırırsınız. Open Subtitles اتبع التّعليمات الّتي تحملها اللّوحة فحسب، ولسوف تُضبَط إعداداتها في لمح البصر.
    - Hemen gelirim. - Girişte şemsiye var. Open Subtitles سأعود في لمح البصر هناك مظلة بجوار الباب
    - Hemen gelirim. - Girişte şemsiye var. Open Subtitles سأعود في لمح البصر هناك مظلة بجوار الباب
    Sen burada otur. Ben Hemen gelirim. Open Subtitles فقط ابقى مكانك ، سوف آتيك في لمح البصر
    Hemen gelirler, tamam mı? Open Subtitles يكونون هنا في لمح البصر حسنا ؟
    Senden haberim olsaydi, Hemen buraya gelirdim. Open Subtitles لو كنتُ أعلمُ بشأنكَ... لأتيتُ إلى هنا في لمح البصر
    Onu Hemen trenin dışında yakaladım. Open Subtitles التقطه من خارج القطار للتو في لمح البصر
    Ama bu bulmacayı hiç zaman harcamadan çözdürecek bir anlayış var. TED لكن هناك طريقةً واحدة لحل هذا اللغز في لمح البصر.
    Bu da bir tüketicinin market alışverişinde ultra uygunluk sağlandığı zaman alışverişlerini çevrimiçiolarak değiştireceklerinin kanıtı, hem de en yakın zamanda. TED وهذا دليل حقيقي على أن المستهلك إن توفرت لهم الراحة فسيقومون بتغيير سلوكهم الشرائي إلى الشراء عبر الإنترنت، في لمح البصر.
    Her yerde işini yapabilmeli ve bir anda vazgeçebilmeli. Open Subtitles شخص يمكنه أن يمارس عمله في أي مكان، و يترك هذا المكان في لمح البصر.
    Durdurabilseydim, bu turnuvayı bir saniyede durdururdum. Open Subtitles سأوقف البطولة في لمح البصر لو استطعت سأفعل ذلك حقــاً
    İşin bitince beni cep telefonundan ara, göz açıp kapayana kadar burada olurum. Open Subtitles أتصل بي عندما تنتهي وسأكون هنا في لمح البصر
    Bilmez miyim, zaman göz açıp kapayıncaya kadar geçiyor biraz oradan biraz buradan anılar hatırlıyorum. Open Subtitles أقول لكِ في لمح البصر أتذكر لحظة هنا وأخرى هناك
    Hayallerinin peşinden o kadar koşturmuştu ki hayatımızdan göz açıp kapayıncaya kadar kaybolup gitmişti. Open Subtitles كان يلاحق احلامه بجد بحيث انه كان يبتعد عن حياتنا في لمح البصر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد