Bundan sonra Whistler'ın Annesi ait olduğu yer olan Los Angeles'ta yaşayacak. | Open Subtitles | من الآن وصاعداً أم ويستلر تبقى هنا في لوس انجلوس حيث تنتمي |
Sonsuza dek Los Angeles'ta kalacak değil ya. Sadece kendini bulması gerek. | Open Subtitles | لن يضل في لوس انجلوس كثيرا انه يريد ان يجد نفسه فقط |
Los Angeles'ta bir yerlerde, eli tetikte bir terörist var. | Open Subtitles | في مكان ما في لوس انجلوس هناك ارهابيون سيضغطون الزناد |
Los Angeles'taki insanların boş ve yüzeysel olduklarını söylemek istedim. | Open Subtitles | لقد كنت أقصد أن الناس في لوس انجلوس متكبّرين وسطحيّين |
- LA'de kimse yağmurda araba süremiyor. | Open Subtitles | لا احد في لوس انجلوس يستطيع القيادة في المطر |
Los Angeles'te de başka bir proje için yapıştırmalar yaptık. | TED | عملنا بعض الملصقات في لوس انجلوس في مشروع اخر في الاسبوع الماضي. |
Dün gece birden Los Angeles'ta bu gece ise Irvine'da ortaya çıkıyor. | Open Subtitles | اعرفه منذ سن العاشرة في الليلة الماضية يُصادف انه في لوس انجلوس |
O iş şöyle oluyor Annie, Los Angeles'ta büyük bir iş fırsatı yakaladı ve ben de onunla gideceğim. | Open Subtitles | حسناً, اليك الامر آني حصلت على فرصة للحصول على وظيفة جيدة في لوس انجلوس لذا سامضي قدما واذهب معها |
McClane'nin adı, sicil numarası, tüm iş kayıtları, çok önemli istatistikleri, ve ailesinin ev adresi tam burada, Los Angeles'ta. | Open Subtitles | الاسم ماكلين رقم شارته وسجل التوظيفِ, إحصائيات حياته وعنوان بيتِ عائلتِه هنا في لوس انجلوس |
Los Angeles'ta kalmanın daha iyi yolları var. | Open Subtitles | هناك طرق كثيره للبقاء في لوس انجلوس غير الوظيفه |
Yılın büyük bölümünü Los Angeles'ta geçirirdi. | Open Subtitles | اعتادت أن تتواجد معظم العام في لوس انجلوس |
Karım eski bir arkadaşıyla Los Angeles'ta. Lester Diamond adında aşağılık bir herifle. | Open Subtitles | زوجتي مع صديقها في لوس انجلوس شخص حقير اسمة لستر دياموند |
Ginger gittikten sonra, kimseye pek faydası dokunmadı. Los Angeles'ta pezevenklerin, cankilerin, motorcuların arasına karıştı. | Open Subtitles | بعد هروب جنجر,لم تعد مفيدة لأحد,وجدت بعض القوادين و المدمنين في لوس انجلوس |
"Los Angeles'ta yazar olmaya çalışarak harika zaman geçiriyorum." | Open Subtitles | اقضي وقتا ممتعا محاولا ان اكون روائيا في لوس انجلوس |
Los Angeles'taki bu hükümet binasında büyük bir patlama olduğu. | Open Subtitles | انفجار رئيسي في مبنى حكومى في لوس انجلوس |
Los Angeles'taki insanların kusursuz ve zayıf olduklarını söylediğimde buradakilerin şişman ve çirkin olduğunu imâ etmek istemedim. | Open Subtitles | عندما أقول أن الناس في لوس انجلوس مثاليين ونحيفين لم أقصد أن أشير أن الجميع هنا سمين وقبيح |
Los Angeles'taki suç oranlarının düşmesi, benim görüntülerimi çok daha değerli hâle getiriyor sanırım. | Open Subtitles | مع انخفاض معدل الجريمة في لوس انجلوس ذلك يعني أن ما املكه واقدمه تحديداً ذي قيمة عالية |
Dün LA'de bir çocuk yetiştirmek ne kadara mâl olur diye Google'a baktım. | Open Subtitles | قمت ليلة البارحة بحساب تكاليف تربية طفل في لوس انجلوس |
Ağabeyinin oda arkadaşının Los Angeles'te çok tanıdığı varmış. | Open Subtitles | والمعنى هو أن أنها هي شريكة غرفة أخوه انه يعرف رجلاً يعمل كشافاً في لوس انجلوس |
Los Angeles'a ne zaman tekrar geleceğini bilmiyorum. | Open Subtitles | ولا اعرف متى ستكون هنا تعرف, المرة المقبلة التي تكون فيها في لوس انجلوس |
Los Angeles'da nerede olursan ol, Polis Merkezi ve LA Times binalarınız var. | Open Subtitles | في حين انه في لوس انجلوس لديك شرطتها، لديك صحيفة لوس أنجلوس التايمز. |
Ve Los Angeles'daki yeni binaların her birinde kamu sanatının bulunması gerektiğine dair tutkulu bir fikri vardı. | TED | كان عندها اعتقاد مُتقد أن كل مبنى في لوس انجلوس يجب أن يحتوي على نوع من الفن. |