Ancak gerçek dünyanın her yerinde pek çok farklı şekilde etrafımızı sarmış, birbirimizden ayrılmış durumdayız. | TED | ولكن الحقيقة هي أننا ننفصل عن بعضنا البعض بطرق عديدة وفي العديد من الأماكن في مختلف أنحاء العالم. |
Tek bildiğimiz eski bir Alman milliyetçi olduğu ve dünyanın her yerindeki teröristlere radyoaktif materyaller sattığı. | Open Subtitles | ما نعرف هو أنّه قوميّ ألمانيّ يبيع موادَّ ذرّيّةً للإرهابيّين في مختلف أنحاء العالم |
Ekibimizin bu inanılmaz fotoğrafları dünya çapında yayıldı. | TED | شوهدت هذه الصور الرائعة لفريقنا في مختلف أنحاء العالم. |
Görüyoruz ki, Afrika dan ilk ayrılan ve dünya çapında yayılmaya başlayan... ...ilk insan atası Homo erectus tur. | TED | وبالتالي، كان الإنسان المنتصب القامة السلف الأول للإنسان يغادر أفريقيا وبدأ ينتشر في مختلف أنحاء العالم. |
dünyada yüzlerce ve binlerce genç insan duvarları yıkabilir, burayı daha iyi bir dünya yapabilir. | TED | مئات وآلآف من الشباب في مختلف أنحاء العالم يمكن أن يقوموا بذلك الأمر، ويمكنهم جعل هذا العالم أفضل. |
Tüm dünyada oluyor. Bu nedenle dünyayı dolaşırken pek çok umudunu yitirmişe benzeyen genç insanla karşılaşmak beni şaşırtmadı. | TED | لهذا لا يدهشني وأثناء سفري في مختلف أنحاء العالم إلتقيت بالعديد من الشباب الذين يبدوا أنهم فقدوا الأمل. |
Şuan dünyanın her tarafında BRT(metrobüs) diye isimlendirilen... ...Curitiba'nın düzenini kullanıyorlar. | TED | والآن هناك حوالي 83 مدينة في مختلف أنحاء العالم والتي تقوم بعمل ما يعرف ب "حافلة النقل السريع" في مدينة "كوريتيبا". |
Gerçek potansiyel, uzun vadeli potansiyel dünyanın her tarafında vücut bulan KENDİN YAPçı okyanus kaşifleri topluluğunda. | TED | الإمكانيات الحقيقية، الإمكانيات طويلة المدى، هي بوجود مستكشفي المحيطات "الذين يصنعون بأنفسهم" الموجودين في مختلف أنحاء العالم |
Ken Saro-Wiwa, Nijerya'daki dev petrol şirketlerini ele geçirdi. Ve dünyanın her yerinden insanlar ellerinden gelen herşeyi yapmış olsa da, infaz edildi. | TED | كين ساروا - ويوا، في نيجيريا، الذي استولى على شركات النفط العملاقة. وعلى الرغم من أن السكان في مختلف أنحاء العالم بذلوا قصارى جهدهم، إلا أنه أعدم. |
Ve tabi ki çitler tüm dünyada Kartezyen, hepsi kesinlikle doğrusal. | TED | وبطبيعة الحال تكون الاسوار في مختلف أنحاء العالم كافة متعامدة الشكل, جميعها متكونة فقط من الخطوط. |
İnsanları bu sorulara yönelterek onlardan cevap bulmalarını istediğimizde şuna inanıyorum ki bugün gelişen dünyada pek çok ülkede hâkim olan siyasetin yabancılaştıran ve tatminsiz etkisini düzeltmede çok daha fazla şansımız var. | TED | وعندما نقوم بإشراك الناس في هذه الأسئلة من أجل الإجابة عليها فأعتقد ان لدينا فرصة أكبر لمعالجة حالات السخط والنفور من السياسات السائدة في العديد من الدول في مختلف أنحاء العالم المتقدم اليوم. |