Amerika'da bir projede, 300 masum kişiden bilgi toplandı. İşlemedikleri bir suç yüzünden hapis yatan 300 kişi | TED | في مشروع ما في الولايات المتحدة, تم تجميع المعلومات عن 300 اشخاص ابرياء و 300 متهمين تم ادانتهم لجرائم لم يقترفوها. |
bir projede, kadavralar yani cansız bedenler, donduruldu ve ipince diskler halinde kesildi. | TED | في مشروع واحد تم تجميد الجثث أو الأجساد الميتة ثم تقطيعها إلى شرائح اسطوانية رقيقة |
Los Angeles'te de başka bir proje için yapıştırmalar yaptık. | TED | عملنا بعض الملصقات في لوس انجلوس في مشروع اخر في الاسبوع الماضي. |
Ve ben son beş yıldır ikinci bir işte çalışıyorum, Afrika'da bir projeye yardımcı oluyorum. | TED | قضيت ليالي السنوات الخمس الأخيرة أساعد في مشروع بأفريقيا |
Yapılacak olan biyosfer projesi için Batı Yakasının yukarısından Elaine seçildi. | Open Subtitles | تم اختيار إلين لتمثيل الحي الغربي العلوي في مشروع بيوسفير القادم. |
Karmaşa Projesi'nin ilk kuralı soru soramazsınız. - Sen neden bahsediyorsun? | Open Subtitles | القاعده الأولي في مشروع الفوضي هي أن لا تطرح الأسئله |
1995 yılında, neler olup bittiğini anlamak için iki yıllık bir araştırma projesinde çalışmaya başladık. | TED | عام 1995 بدأنا العمل في مشروع بحث تقصي لعامين لمحاولة فهم ماذا يجري. |
Sanki senin hayatına karışmadığı müddetçe ev konusunda onun yanındaymışsın gibi. | Open Subtitles | يبدو أنك تودّ تشجيعها في مشروع ذلك المنزل طالما أنه لا يتداخل مع حياتكم |
2 milyar insan. Dünya nüfusunun 3'te 1'i, sadece %5'lik değer üretebiliyor, çünkü bu değişimi anlamadılar, çünkü insanlarını köle gibi çalıştırmaya devam ettiler; ortak bir projede pay alacaklarına. | TED | ملياري شخص. ثلث سكان العالم ينتجون فقط 5 في المائة من الثروة لأنهم لم يحصلوا علي هذا التغيير، لأنهم كانوا يعاملون شعبهم كالعبيد بدلا عن مساهمين متساويين في مشروع مشترك. |
Belki bir anlaşması vardı ya da bir projede çalışmıştı... | Open Subtitles | إبنك دين كان كهربائيا ربما تعاقد معه أحد أو عمل في مشروع |
- Kucuk bir projede bana yardim edebilir misin? | Open Subtitles | كنت أتساءل إن كنتي غير مشغولة لتساعدينني في مشروع بسيط. |
Seneye bir projede desteğimi istiyor. | Open Subtitles | فهو يريد دعمي في مشروع خلال السنة القادمة |
Politikacılar büyük, karmaşık ve sofistike bir proje içindedirler. | TED | سياسيين في مشروع تكنولوجي كبير ومعقد ومتطور؟ |
Jo Anne ve ben hepsini dijitalize etmek için yeni bir proje başlattık, çok yüksek çözünürlüklü bir dijitalizasyon yapacağız, aslında bu onları korumanın da bir yolu. | TED | جو آن وأنا باشرنا في مشروع رقمنتهم جميعاً سنقوم برقمنة عالية الجودة أولاً لأنها طريقة للمحافظة عليهم. |
Bu kadar ciddi bir sorunla karşılaşınca, çoğu öğrenci muhtemelen başka bir proje arardı veya başka bir proje danışmanı. | TED | في مواجهة مثل هذه العقبة العثرة الخطيرة، سينظر معظم الطلبة على الأرجح في مشروع آخر، إن لم يكن في مستشار بحوث آخر. |
Son olarak, Londra'ya, Londra Belediye Başkanlığı Londra Miras Geliştirme Kurumu tarafından ısmarlanan bir projeye geliyoruz. | TED | أخيرًا، نصل إلى لندن، في مشروع أوصت به مؤسسة تنمية تراث لندن عن طريق عُمدتِها. |
Bu da bugüne kadar bilimsel bir projeye ayırdıkları en büyük fon. | Open Subtitles | أعلى منحة أعطيت من أي وقت مضى في مشروع علمي |
Erken 800'lere kadar, İslam imparatorluğu yönetici eliti; gerçekten iddialı, küresel ölçekli ve bilim üzerinde derin etkiye sahip bir projeye para döküyordu. | Open Subtitles | بحلول أوائل القرن التاسع، النخبة الحاكمة للإمبراطورية الإسلامية كانت تغدق المال في مشروع طموح للغاية كان ضخماً للغاية |
Yüz bin kişi Manhattan projesi için bir araya geldi ve gerçekten dünyayı kurtardı. | TED | لقد اجتمع مائة ألف شخص في مشروع مانهاتن وأنقذوا العالم حرفياً. لقد أنقذت التكنولوجيا العالم. |
Bunlar hepsi hazır yemek projesi için mi? | Open Subtitles | هل كل هذا في مشروع الوجبات الجاهزة للأكل؟ |
- Karmaşa Projesi'nin ilk kuralı... - Kapayın çenenizi! Ne düşündüğünü bilmek istiyorum. | Open Subtitles | القاعد الأولي في مشروع الفوضي ـ أخرسوا |
- Kanarya Projesi'nin bir üyesisiniz HKM'nin acil durum müdahale ekibi epidemiyolojisti, değil mi? | Open Subtitles | أنت عضو في مشروع "الكناري"، فريق الاستجابة السريعة للأوبئة من "مركز مكافحة الأمراض"؟ -من أنت؟ |
Vietnam'da Phoenix projesinde çalışmışsın. Doğru mu? | Open Subtitles | يقول بأنك كنت في مشروع العنقاء في فيتنام هل هذا صحيح ؟ |
Sen gittikten sonra, naquadria projesinde çalışanlar olarak hepimiz ne yaptığımız konusunu sorgulamaya başladık. | Open Subtitles | بعد أن غادرت كلنا في مشروع النكوادريا بدأنا في السؤال عما نفعله أنت فتحت عيوننا |
Sanki senin hayatına karışmadığı müddetçe ev konusunda onun yanındaymışsın gibi. | Open Subtitles | يبدو أنك تودّ تشجيعها في مشروع ذلك المنزل طالما أنه لا يتداخل مع حياتكم |