Her halükarda açık arttırmanın yapılacağı yere yaklaştırma. Onun yerine birkaç tane korumayı gönderiver. | Open Subtitles | في مطلق الأحوال لا تأخذها للمزاد، أرسل بعض الحرس إلى العطاءات. |
Her halükarda beni öldüreceksin. Bu yüzden, hangisi daha önemli senin için? | Open Subtitles | ستقتليني في مطلق الأحوال فما الأهمّ إليكِ؟ |
Her türlü kulağa hoş geliyor bence. | Open Subtitles | أعتقد أن عرضك بدا لطيفًا في مطلق الأحوال. |
Alpleri özlerdim. Onları Her türlü özleyeceksin. | Open Subtitles | سأفتقد جبال الألب سوف تفتقدها في مطلق الأحوال |
Her hâlükârda kayda alınacak şekilde görüşürüz. | Open Subtitles | في مطلق الأحوال ستكون أقوالي موثّقة سأفكّر في الأمر |
Her iki şekilde de en iyi adamlarımızı göndermezsek onları bulamayız. | Open Subtitles | في مطلق الأحوال لن نجدهما إلّا إذا أرسلنا أفضل رجالنا للبحث. |
Ya bunun üstesinden hemen gelirsin, ya da kaçarsın. Ama iki türlü de bunu yaşayacaksın. | Open Subtitles | إما مواجهة هذا فورًا أو الهرب، لكنّه في مطلق الأحوال سيدركك. |
Her şekilde, istesen de istemesen de onları kurtarmak zorunda kalan kişi biz olacağız. | Open Subtitles | في مطلق الأحوال شئت أم أبيت سيتحتم أن نكون منقذيهم. |
Her ne olursa olsun biz kızlar birbirimize sahip çıkmalıyız. | Open Subtitles | في مطلق الأحوال نحن الفتيات يجب أن نلتأم سويًّا |
Ya kaçtı ya da karıncalara yem oldu. Her halükarda durum çok sakat. | Open Subtitles | ،أما أنّه هرب أو تم التهامه .وذاك نذير سوء في مطلق الأحوال |
Her halükarda çok yetenekli birisi. | Open Subtitles | في مطلق الأحوال فهو موهوب تمامًا |
Bilemiyorum. Her halükarda... | Open Subtitles | أحدهما أو كلاهما، لستُ أدري، في مطلق الأحوال... |
Fark etmez, ben Her türlü endişeleneceğim zaten. | Open Subtitles | أخطأت أو أصبت، سأقلق عليك في مطلق الأحوال. |
Ölüp ölmediğini söylediklerinden net bir şekilde çıkartamadım fakat Her türlü ondan özür dilemelisin! | Open Subtitles | لم تقُل بوضوح ما إن كان ميّتًا أم حيًّا، لكن في مطلق الأحوال يجب أن تعتذر! |
Gece yaratıkları Her hâlükârda gelecek zaten Kilise de suçu size atar ve her şey başa sarar. | Open Subtitles | ستأتي جحافل الليّل في مطلق الأحوال وستُلقي الكنيسة بالملامة عليكم وتعاد نفس القصة مجدّدًا |
- Kimse. Her hâlükârda, teşekkür ederim. | Open Subtitles | في مطلق الأحوال شكراً لك |
Her hâlükârda olacaktır. | Open Subtitles | {\pos(190,220)} سنحتاجها في مطلق الأحوال. |
İki şekilde de kendimizi bir deli ile psikopat bir uyuşturucu tacirinin arasına atacağız. | Open Subtitles | في مطلق الأحوال سنقحم أنفسنا في خضم صراع بين مجنونة وتاجر مخدرات معتل نفسيًا. |
İki şekilde de kendimizi bir deli ile psikopat bir uyuşturucu tacirinin arasına atacağız. | Open Subtitles | في مطلق الأحوال سنقحم أنفسنا في خضم صراع بين مجنونة وتاجر مخدرات معتل نفسيًا. |
Beni ister öldür, ister öldürme. İki türlü de ben kazandım. | Open Subtitles | اقتلني أو لا تقتلني، سأكون الفائز في مطلق الأحوال. |
Senin halledebileceğine inancım tam fakat Her şekilde bu çok iyi bir zaman değil. | Open Subtitles | أؤمن بقدرتك على ذلك، لكن في مطلق الأحوال الوقت غير مناسب. |
Bunu kesinlikle yapabilirim. Evet, yapabilirsin ama ne olursa olsun biz yanındayız. | Open Subtitles | أجل، يمكنك، لكننا في مطلق الأحوال نهتمّ بك. |
Öyle ya da böyle öldü işte. | Open Subtitles | الفوز يحتسب في مطلق الأحوال. |