Tıpkı Sichuan Bölgesi'nde deprem bölgesinde taşıma okullarda okuyan çocuklara söylerkenki gibi. | TED | مثلاً عندما كنت في مقاطعة سيشوان وكنت اغني للأطفال في المدارس في منطقة كارثة الزلزال |
Fiziksel kanıt olmadan Cook County'deki hiçbir jüri benim sözüm varken seninkini dinlemez. | Open Subtitles | وبدون اّدله لا لجنة المحلفين في مقاطعة الطبخ سوف يأخذ كلمتك على اللغم. |
Marin ilçesinde ki Lincoln Akademisinde müdür olacak. | Open Subtitles | سيصبح مديراً في أكاديمية لينكولن في مقاطعة مارين |
Queens County, New York'ta kefalet karşıtı olmak için eğitim alıyor. | TED | إنه يتدرب الآن ليصبح من مُسقطي الكفالة في مقاطعة كوينز بمدينة نيويورك. |
Findlay Ohio'daki Lincoln İlkokulu 5. sınıf öğrencilerine de çok özel bir "Merhaba". | Open Subtitles | وترحيب خاص جدا لـ المرتبة الخامسة في مدرسة لينكولن في مقاطعة فريندلي اوهايو. |
O zaman Hindistan'ın Haryana eyaletinde okul eğitimi bölümünün başındaydı. | TED | كانت خلال ذلك الوقت، رئيسة قسم تعليم المدارس في مقاطعة تسمى هاريانا في الهند. |
- Size şöyle söyleyeyim Tianjin eyaletindeki üç efsane binadan daha büyük binanın ismini deneyin. | Open Subtitles | اذا حاولتي بناء مبنى اطول من 3 ادوار في مقاطعة تيامجين |
Nassau Bölgesindeki bir numaralı kaçağın peşindeyim onu bulduğum zaman, ki bulacağım sizinkiler, ben o rozeti takayım diye ters parendeler atacak. | Open Subtitles | أنا الاول في المتغيب في مقاطعة ناسو وعندما أجدها وأنا سأجدها أولادك سيظربون التحيه للتاكيد أنني ألبس تلك الشارة |
Burası Iwate bölgesinde, yaklaşık 50,000 kişinin yaşadığı küçük bir balıkçı Kasabası, dalgaların ilk vurduğu yerlerden biri. | TED | وهي بلدة صيد صغيرة في مقاطعة ايواتي، حوالي 50,000 شخصا، إحدى أوائل المناطق التي ضربتها الموجة. |
Çin'in batı bölgesinde olan Kashgar Xinjiang'de yaşayan bu adam yöresel yemek servis ediyor. | TED | هذا الرجل، في كاشقار، في مقاطعة زينقيانغ جنوب الصين يقدم طبقه الشعبي. |
Bunları kesinlikle yapmayız, Temple Bar bölgesinde oldukça hovarda bir gece geçirmiş olsak bile. | TED | نحن لا نقوم بهذا طبعا بالرغم من أن الليل في مقاطعة تيمبل بار يمكن أن يكون جامح للغاية. |
County'de Acil Bakım Ünitesinde, sonra iki yıl burada Acil'de çalıştım. | Open Subtitles | عملت الإتحاد الدستوري الليبي في مقاطعة وثم ائحة هنا لمدة عامين. |
Yani, Bertie County'de devlet eğitim sistemi zor durumda, demek bile durumun vehametini hafife almak olur. | TED | فقول أن نظام التعليم الحكومي في مقاطعة بيتي يعاني هو تبسيط مخل حقا. |
Önsuç programı denetiminde, bir ay içinde Columbia Bölgesi'ndeki cinayet oranı%90 azaldı. | Open Subtitles | بعد شهر واحد من برنامج قبل وقوع الجريمة نسبه القتل في مقاطعة كولومبيا انخفضت بنسبه 90 في المائة |
Bir araba kazasının sivil soruşturması. 3 yıl önce, Buford Bölgesi'nde olmuş. | Open Subtitles | إنه تحقيق مدني حول حادثة في مقاطعة بوفورد قبل ثلاث سنوات |
Şu kolu görüyor musun? Jefferson ilçesinde bu kol senin hayatından daha fazla para eder. | Open Subtitles | انظر هذه الذراع في مقاطعة جيفرسون تساوي وزنها ذهب |
"Temmuz 1990'da Los Angees'ta bir tezgahtarı öldürdü. | Open Subtitles | قُتل به كاتب في محل للطعام في مقاطعة لوس انجلوس في يوليو 1990 |
Örneğin Güney Afrika'daki KwaZulu-Natal ilinde on binlerce tuvalet çukuru yaptılar. | TED | على سبيل المثال، في مقاطعة كوازولو ناتال في جنوب أفريقيا، بنيت عشرات الآلاف من هذه المراحيض الجافة. |
Bu, 1989'da Kanada'nın Quebec eyaletinde meydana gelen olay, elektrik şebekesinin çökmesiydi. | TED | هذا ما حدث بالفعل في شهر مارس من عام 1989 في مقاطعة كيوبيك الكندية، عندما توقفت الشبكة الكهربائية. |
Guizhou eyaletindeki bu dikey boğaz bölgedeki doğal hayatın odak noktası. | Open Subtitles | هذه المنطقة العمودية في مقاطعة جيزو هي نقطة مركزية للحياة البرية في هذه المنطقة |
Ve Midtown Bölgesindeki benzer kulüplere takıldığına inanıyoruz. | Open Subtitles | و نظن انه قد يكون يذهب الى ملاهٍ مشابهة في مقاطعة منتصف البلدة |
Bertie ilçesi, yaratıcı insanlardan tamamen yoksun konumda. | TED | هناك فراغ تام في كمية الابداع في مقاطعة بيرتي. |
Elizabeth Jackson, kasetleri bulduğumuz yere 160 km. uzaklıktaki Hanson şehrinde kaçırıldı. | Open Subtitles | ـ لتصوير ، إليزابيث جاكسون أخطتفت في مقاطعة هانسون والتي تبعد 100 ميل تقريباً عن موقع الأشرطة التي وجدت |
Bir Roma vilayetinin düzenini korumama yardım etmeni istiyorum. | Open Subtitles | إنني أطلب منك المساعدة في الحفاظ على النظام في مقاطعة رومانية. |
Montgomery Country'deki bütün çiçekçileri ara bakışı. | Open Subtitles | النظرة التي تقول تريد مني أن أتصل بكل بائع زهور في مقاطعة مونتغومري |