"في مكان اخر" - ترجمة من عربي إلى تركي

• başka yerde
• Başka bir yerde
• başka bir yere
• Başka bir yerin

Karımla çocuğumun kafaları bir yerde, ölü bedenleri ise başka yerde olur.
زوجتي وطفلي , سيقطع رأسهما ويرميان في مكان وجسديهما في مكان اخر.

Katilinizi ve çocuk kaçıran adamınızı başka yerde aramalısınız.
عليك أن تبحث عن المجرم و الخاطف في مكان اخر

Ufak erkek arkadaşını dövmek istiyorsan bunu başka yerde yap.
تريدين ضرب حبيبك الصغير اذهبِ لفعلها في مكان اخر

Murdoch'un bulmasını istemedi o yüzden geri kalanı Başka bir yerde saklı.
انه لا يريد ان يحصل عليه ميردوك لذا اخفاه في مكان اخر

Ben hala paraları alıp Başka bir yerde yeniden başlayalım diyorum.
لازلت اصوت على ان نأخذ المال اللذي عرضه ونبدأ في مكان اخر

Kim olduğumuzu bulmanın en iyi yolu, başka bir yere gitmektir.
الطريقة الصحيحية لمعرفة أين نحن ! ان نكون في مكان اخر

Başka bir yerin acıyor mu?
هل تاذيت في مكان اخر ؟

Haydi, haydi, ikile. Tişörtlerini başka yerde sat.
نعم ، نعم ، اذهب اذهب وزع اقمصتك في مكان اخر

Moda dünyasının en yetenekli kadınının aklı başka yerde olduğu için toplantı kaçırdığı duyulsun istemiyorum.
لا اريد من اكثر امرأة موهوبة في عالم الأزياء .. ان تفوّت الاجتماعات بسبب ان تفكيرها في.. مكان اخر..

Panda derisinden mi? Bu lafı başka yerde kullanmıştım, ama öyle mi?
هل هي مصنوعه من جلد حيوان الباندا لقد قلت نفس الجمله في مكان اخر , لكن هل هي كذلك ؟

Hayatıma başka yerde baştan başlamak çok uzun zamanımı aldı, ...ve bir cadı avına daha ihtiyacım yok.
احتجت لوقت طويل لكي ابني حياتي في مكان اخر ولا احتاج لأن تتم مطاردتي مجددا

Hayatıma başka yerde baştan başlamak çok uzun zamanımı aldı, ...ve bir cadı avına daha ihtiyacım yok.
كنت في لا كوليناس تحركين الأمور احتجت لوقت طويل لكي ابني حياتي في مكان اخر

Olay yerindeki kanın azlığına bakarak, kız başka yerde öldürüldükten sonra oraya taşınmış, bu niye üzerinde kimlik olmadığını da açıklıyor.
قلة الدم في مسرح الجريمة يشير انها قتلت في مكان اخر وبعد ذالك تحركت وهذا يوضح ايضا

Yani şu temizlik işini başka yerde yap, oldu mu?
افعل الامور الخاصة بك كبواب في مكان اخر ؟

başka yerde olmayan bir şey göreceksiniz.
انتم سوف ترون شيء لايمكن ان ترى في مكان اخر

Erkekler seni aramıyorken Başka bir yerde olabileceksin.
الان تستطيعين ان تكونين في مكان اخر عندما الاولاد لاينادون

Kazadan sonra hafızasını kaybetti ve Başka bir yerde yaşamaya başladı.
بعد الحادث فقدت ذاكرتها وعاشت في مكان اخر

- Belki bunu Başka bir yerde yapmalısınız.
حسنا.. ربما عليك ان تفعل هذا في مكان اخر

Pekala. Gidin işinizi yapın. başka bir yere.
حسنا اذهب اللقيام ببعض الأعمال في مكان اخر

başka bir yere koydum sanıyordum.
اعتقد اني قمت بوضعها في مكان اخر