| Beyaz, orta yaşlı, evli ve çocuklu bir adamı arıyoruz. | Open Subtitles | نحن نبحث عن أب في منتصف العمر ابيض و متزوج |
| orta yaşlı yalnız bir kadın başarılı bir bekara söylüyor. | Open Subtitles | وتقول واحدة، امرأة في منتصف العمر حصول على البكالوريوس ناجحة. |
| Genelde orta yaşlı ve genelde kadın. | TED | إذ أنّه يميل لأن يكون أنثى في منتصف العمر. |
| Etrafıma bakıyorum ve bu genç yüzleri gördüğümde, orta yaşlarda bir erkeğin yapabileceği tüm hataları yaptığımı düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا أنظر حولي وأرى هذه الوجوه الشابة، وأعتقد.. أني قمت بكل الخيارات الخاطئة.. التي يفعلها الرجال في منتصف العمر |
| 50 yaşlarında olduğu zamanlar hakkında bildiğimiz her şeyi bir araya getirdiğimizde, nasıl yaşlanacaklarını gösteren orta yaş kolesterol düzeyleri değildi. | TED | وعندما جمعنا معا كل ما عرفناه عنهم في سن ال 50، لم تكن مستويات الكوليسترول في منتصف العمر التي تنبأت كيف سيكبرون |
| oysa burada,güvenilir, sağlam bir vatandaş olan orta yaşlı biri var. | Open Subtitles | عندنا هنا رجل نبيل في منتصف العمر زميل صادق , مواطن صلب |
| Hayır, genellikle orta yaşlı ve yaşlı insanlar. | Open Subtitles | لا ، معظمهم في منتصف العمر أو من المُسنيّن |
| "orta yaşlı erkekte bastırılmış arzu. | Open Subtitles | الرغبة المكبوتة عند الرجال في منتصف العمر |
| Eğer tıpkı bizim gibilerse, orta yaşlı değiller demektir. | Open Subtitles | إذا كانوا مِثلنا فهُم ليسوا في منتصف العمر بالطبع هم كذلك |
| Biri orta yaşlı... iri yapılıydı. | Open Subtitles | وكان واحد منهم في منتصف العمر ممتلئ الجسم |
| orta yaşlı bir erkek için şık değilsin. | Open Subtitles | انت لا تبدو جذابا بالنسبة لرجل في منتصف العمر |
| orta yaşlı bir kadın, kabarık saçları ve eski moda elbiseleri vardı. | Open Subtitles | امرأة في منتصف العمر وذات شعر رمادي وملابس رخيصة |
| orta yaşlı siyahî bir kadın olmadığım için üzgünüm. | Open Subtitles | آسف لأنني لست امرأة سوداء في منتصف العمر |
| Namuslu, insanlara güvenen, orta yaşlı kadınlar. | Open Subtitles | نساء في منتصف العمر محترمات وجديرات بالثقة |
| orta yaşlı bir kadına alış verişinde yardım etmekten. ...başka yapacak şeylerin vardır herhalde. | Open Subtitles | لديك أفضل الأشياء لتفعلها على أن تساعد امرأة في منتصف العمر مع طلبات البقالة لمنزلها |
| Diğer taraftan, ben de sıkıcı, soluk suratlı, orta yaşlı bir akademisyen bekliyordum. | Open Subtitles | من جهتي، توقعتك أسمر، شاحب الوجه أكاديمي في منتصف العمر |
| Etrafıma bakıyorum ve bu genç yüzleri gördüğümde, orta yaşlarda bir erkeğin yapabileceği tüm hataları yaptığımı düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا أنظر حولي وأرى هذه الوجوه الشابة، وأعتقد.. أني قمت بكل الخيارات الخاطئة.. التي يفعلها الرجال في منتصف العمر |
| Diyelim ki, orta yaşlarda bir Çinli kadınsın. | Open Subtitles | ...لنقل بأنّك امرأة صينيّة في منتصف العمر |
| - Evet. Bu da Ekim ayından orta yaşlarda bir adam... | Open Subtitles | أجل، هذا رجل في منتصف العمر من شهر أكتوبر... |
| orta yaş insanlar sevgili olduklarında ağırdan almıyorlar. | TED | عندما يتواعد من هم في منتصف العمر لا يعبثوا هنا وهناك. |
| Vücutunuz ama öyle demiyor. Bu vakayla birçok orta yaştaki kişide karşılaşıyoruz. | Open Subtitles | جسدك يقول شيئاً آخر نرى هذا كثيراً عند الرجال في منتصف العمر |