ويكيبيديا

    "في موعدنا الأول" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • İlk randevumuzda
        
    • İlk buluşmamızda
        
    • ilk buluşmada
        
    • ilk randevumuza
        
    • İlk çıktığımızda
        
    • İlk randevumuz için
        
    Bunu Ross için yaptığımızı biliyorum, ve bunda bir sorun yok. Ama eğer bana kalsaydı, ilk randevumuzda bunu yapmazdık. Open Subtitles يمكن أنّ أقول بأنّي أعرف بأنّنا نعمل هذا من أجل روس وذلك جيد، ولكن لو كان الأمر بيدي، هذا ليس ما سنعمله في موعدنا الأول
    İlk randevumuzda bir suç işlemek istemiyorum. Open Subtitles المشكله أنني لا أريد إرتكاب جريمه في موعدنا الأول
    Sadece ilk buluşmamızda gözlüklerimi giymek istemedim. Open Subtitles لكنني لم أريد ارتداء نظارتي في موعدنا الأول
    İlk buluşmamızda "Başımda belâ bir şeytan var..." Open Subtitles في موعدنا الأول مرحباً هناك شيطات يطاردني
    Ben de ilk buluşmada iyi bir etki bırakmak isterim. Open Subtitles يعجبني أنني قد تركت انطباعاً جيداً لديك في موعدنا الأول
    İlk buluşmada iyi bir izlenim bırakmak isterim. Open Subtitles يعجبني أنني قد تركت انطباعاً جيداً لديك في موعدنا الأول
    Evet. İlk randevumuzda buraya geldik. Open Subtitles هذا هو المكان الذي ذهبنا به في موعدنا الأول
    Bizim ilk randevumuzda, onun tek yaptığı sarhoş olup beni golf sahasına götürmek olmuştu. Open Subtitles في موعدنا الأول كل ما فعله هو السكر و أخذي إلى ملعب الغولف
    İlk randevumuzda dışarı çıktığımızda gecenin sonunda seni öpmemi istemiş miydin? Open Subtitles حين ذهبنا في موعدنا الأول في نهاية الليلة هل أردتِ أن أقبّلكِ ؟
    İlk randevumuzda "merhaba, peşimde bir iblis..." Open Subtitles و لكن ماذا بإمكاني أن أقول في موعدنا الأول "مرحباً هناك شبح يطاردني "؟
    Üniversitedeki kız arkadaşım Stacy'yi ilk randevumuzda o filme götürmüştüm. Open Subtitles أخذت حبيبتي في الجامعة ستيسي بلو) لتشاهده في موعدنا الأول)
    Bir piknik hazırlayacaktım ilk buluşmamızda senin hazırladığın gibi ama o güzel havayolu bardaklarını nereden bulduğunu çözemedim. Open Subtitles كنت سأفرش سجادة تنزه مثل تلك التي وضعتيها في موعدنا الأول ولكن لم أعرف من أين حصلتي على
    Evet. İlk buluşmamızda evlenmek hakkında şakalaştık. Open Subtitles نعم، قد مزحنا حول الزواج في موعدنا الأول
    Asıl öyle olmazsa sıkıntı. İlk buluşmamızda ona 200 ekran plazma televizyon aldım. Open Subtitles يجدر بها أن تكون كذلك في موعدنا الأول اشتريت لها شاشة مسطحة بحجم 80 بوصة
    İlk buluşmamızda sarhoş olmak istemedim, o kadar. Open Subtitles ولكنني لم أرد أن أثمل في موعدنا الأول
    Hayır, aslında ilk buluşmamızda olmuştu. Open Subtitles ...لا ، في الحقيقة هذا كان في موعدنا الأول
    - Daha ilk buluşmada insanlar haydut olduğumu ima ederlerse, evet. Open Subtitles فقط عندما يوحي الناس بأنني سفاحة في موعدنا الأول
    - Daha ilk buluşmada insanlar haydut olduğumu ima ederlerse, evet. Open Subtitles فقط عندما يوحي الناس بأنني سفاحة في موعدنا الأول
    Onunla ilk buluşmada yattığıma inanamıyorum! Open Subtitles لا أصدق أنني ضاجعته في موعدنا الأول.
    Dinle, ilk randevumuza geç geldin ve kötü bir restoran seçtiğin için doğaçlama yapmak zorunda kaldım. Open Subtitles -إسمعيني. تأخرت في موعدنا الأول. اخترت مطعماً سيئاً،
    İlk çıktığımızda. Open Subtitles في موعدنا الأول
    İlk randevumuz için, Open Subtitles في موعدنا الأول

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد