ويكيبيديا

    "في نابولي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Napoli'de
        
    • Napoli'deki
        
    Fransız ordusu ve müttefikimiz Cenovalılar İmparator'un ordusunu Napoli'de kuşattı. Open Subtitles حاصر الجيش الفرنسي وأسطول حلفائنا في جنوا جنود الإمبراطور في نابولي
    Evin artık Napoli. Kalbin de Napoli'de olmalı. Open Subtitles وطنك هو نابولي, قلبك يجب ان يكون في نابولي.
    Bu da Emma'nın Ibiza'da onu alması için uçması ve benim de Napoli'de ikisini karşılamam gerektiği anlamına geliyor. Open Subtitles وهو ما يعني أن إيما حصلت على الطيران لالتقاط ما يصل اليه في إيبيزا، ولقد حصلت على الوفاء بها سواء في نابولي.
    Vedius Pollio, Augustus'un bir arkadaşı Napoli'deki villasının havuzunu bunlarla doldurmuştu. Open Subtitles فيديوس بوليو, صديق أوغسطس, زود بركته القريبه من فيلته في نابولي.
    Napoli'deki varlığı hoş karşılanmayabilir. Open Subtitles تواجده في نابولي قد لا يكون مرحّباً به
    Orada seviştiğim kişi aslında sendin. Napoli'de, Open Subtitles أنت كنت حقا الشخص l كان ممارسة الجنس مع في نابولي وفلورينس
    Napoli'de, Noel arifesinde mobilyaları atarlar. Open Subtitles في "نابولي" وفي عشيّة عيد الميلاد المجيد يلقون حتى بالأثاث للخارج
    Napoli'de pizza ye. Manyak bir şey. Open Subtitles وتناولي البيتزا في نابولي انها خطيره
    Kral Charles sonsuza dek Napoli'de kalamaz. Open Subtitles الملك تشارلز لن يبقى في نابولي للأبد
    Napoli'de iki eliyle bir siki doğrultamayacak bu ahmak takımından çok var. Open Subtitles تركت حفنة من الحمقى في (نابولي) ليس بإستطاعة احدهم تدبر أموره الخاصة..
    Üstelik Avignon'la Napoli'de iki ruhani lider var. Open Subtitles "هناك بابا زائف في "افينيون "واحد آخر في "نابولي
    Onlara Napoli'de olduğumu söyleme, hatta ben gösteriyi bile izlemedim, tamam mı? Open Subtitles ولكن أخبريهم بأنني لست في "نابولي" وأنني لم أذهب للمسرح. اتفقنا؟
    Bir turist Napoli'de, yol kenarında duruyormuş. Open Subtitles كان واقفاً على الرصيف ذات يوم هنا في (نابولي)
    Napoli'de hastalık kapmaz mısın? Open Subtitles ألا يُمكن للمرء أن يصاب بالكوليرا في (نابولي)؟
    Geleneğin temeli Napoli'de atılmıştır. Open Subtitles أحذية الإسمنت) *التقليدية) (اخترعت هنا في (نابولي. كتلة أسمنت تستخدم لإعدام شخص من خلال إغراقه في المياه*.
    - Charles' Napoli'de düşünemiyorum. - Seyahat etmeyi sevmiyor mu? Open Subtitles ـ لا يُمكنني تخيل (تشارلز) في "نابولي" ـ هل لا يحب السفر؟
    Napoli'de yaşarken tanıştım onunla. Open Subtitles التقينا عندما سكنت في نابولي
    İki günlük kaplıca ödülü kazanmışım. Hem de Florida, Napoli'deki Ritz-Carlton Tatil Köyü'nden! Open Subtitles لقد ربحت للتو عطلة زيارة المنتجع ليومين في (ريتز كارلتون) في (نابولي)، (فلوريدا)!
    Daha yaşı küçük ama Napoli'deki baş pezevenktir. Open Subtitles إنهُ يافع لكنه أكبر قوّاد في "نابولي".
    Napoli'deki sarayım bizi bekliyor. Open Subtitles في نابولي عندي مكان مستنيكي
    Buradan gitmem gerek, ama şu andan itibaren, Napoli'deki gözlerim, ellerim, kalbim, ve öfkem sizlersiniz. Open Subtitles لقد غادرت من هنا.. ولكن من هذه اللحظة، في "نابولي" أنتم الآن عيني.. ويدايأيضاً...

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد