Fakat aynı zamanda Bu gibi durumlarda tek hissettiğimiz şey öfke değil. | TED | ولكن بإمكاننا القول أيضاً بأن الغضب ليس فقط الشيء الوحيد الذي نشعر به في هذه المواقف. |
Bu gibi durumlarda ne yapacağımı asla bilemem. | Open Subtitles | لستُ اعرف كيف أتصرّف في هذه المواقف المحرجة |
Ve Bu gibi durumlarda, bilirsin, uygun bir gönderme gelenektir. | Open Subtitles | والتي ربما لا أعود منها وهو أمر معتاد في هذه المواقف أن تقومي بـ .. كما تعرفي |
Genellikle Bu gibi durumlarda insanlar öpüşürler ama biz normalden çok uzağız. | Open Subtitles | في العادة في هذه المواقف الناس تقبل بعضها ولكن لا يوجد ماهو طبيعي هنا |
Bu gibi durumlarda stratejik düşünmeye eğilimliler. | Open Subtitles | و هم يميلون إلى التفكير بعقلانية في هذه المواقف |
Bu gibi durumlarda hep büyükbabamın | Open Subtitles | في هذه المواقف دائماً أتذكر قواعد الجد. |
Bu gibi durumlarda sessiz kalmanı tercih ederim. | Open Subtitles | أفضل أن تظل صامتًا في هذه المواقف |