ويكيبيديا

    "في يدها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • eline
        
    • Elinde bir
        
    • elindeydi
        
    • yük bindirmiş
        
    • elinde tuttuğu
        
    İkinizin silahı almak için mücadele ettiğini onu yakın mesafeden göğsünden vurduğunu ve silahı onun eline koyduğunu görmüş. Open Subtitles ورأى أنكما قد تشاجرتما وأنك أطلقت النار عليها في منطقة قاتلة في صدرها ووضعت المسدس في يدها
    Venessa ilişkimi öğrendi. eline bıçağı vermek dışında her şeyden ben sorumluyum. Open Subtitles فنيسا علمت عن علاقتي لقد فعلت كل شيء لكي أضع السكين في يدها.
    Elinde bir matkapla, kendi evinde, kilitli bir şekilde. Open Subtitles في شقتها المغلقة , كما تعلمين . مثقاب في يدها
    Ha-hayır,orada arkada Elinde bir sandviçle ayakta duruyordu. Open Subtitles كانت واقفه هناك ممسكه بشطيره في يدها
    Geri geldiğimdeyse Oksana yerde yatıyordu ve tüm elmaslar elindeydi. Open Subtitles وعندما عدت وجدت أوكسانا ملقية على الأرض وكانت كل الماسات في يدها
    Sen de suçlu olmayan bir kadına yalan söyleyerek kadının sırtına büyük bir yük bindirmiş oldun. Open Subtitles بأنك قد كذبت على أمرأة ليست مذنبة حيال ما كنتَ تعطيها من علاج في يدها
    - İlk kurbanın elinde tuttuğu parçaya bire bir uyuyor. Open Subtitles ومن وجود تطابق كامل ما لدينا مركز فيينا الدولي الأول قد مضمومة في يدها.
    eline boya fırçasını aldığı zaman ondan mutlusu yoktu. Open Subtitles ما كانت تغمرها السعادة مثلما تغمرها عندما تكون فراشي الألوان في يدها.
    Hamurun içine dağılıp sonra da kadının kanlı tükürüğüyle eline çıkardığı şanslı kolye mi? Open Subtitles الذي يه اللآلئ جالبة الحظ التي تحطمت فوق الخليط وتلك المرأة والتي بصدقتها في يدها مختلطة مع اللعاب والدم؟
    Patiğini çıkartıp, ciddi ciddi bir şeyler düşünüyormuş gibi eline baktığını gördüm. Open Subtitles رأيتها تخلع حذائها وكانت تنظر في يدها وتفكر جيداً
    O yüzden ışığı kapatıp kadının eline vermiş. Open Subtitles حتى انه اطفأ النور ووضعها في يدها.
    Şuna bak. eline cam batmış. Open Subtitles ‫انظرا، هناك قطعة زجاج في يدها
    sağ Elinde bir melek, hatırladın mı? Open Subtitles على شكل ملاك في يدها اليمنى, أتذكرين؟
    Annesi banyoda Elinde bir silahla ve duvarda beyin parçalarıyla buluyorsun hiç de uzun yıllar sayılmaz. Open Subtitles تجد امك مع مخها متناثرا على حائط الحمام و بمسدس في يدها, و لا يكون ذلك ابدا "منذ عده سنين
    - Elinde bir el bombası vardı. Open Subtitles كانت تحمل قنبلة يدوية في يدها
    - Elinde bir şey var. Open Subtitles هناك شيئاً في يدها.
    - Elinde bir şey var. Open Subtitles لديها شيء في يدها
    Nasıl oldu da o zamanlar yönetim elindeydi de şimdi roller değişti? Open Subtitles ثم كيف تراجع واصبحت القيادة في يدها وعكست الادوار بينهم
    Darkhold önceki modelinizin elindeydi. Open Subtitles الموديل الخاص بك كان حاملًا لكتاب الداركهولد في يدها
    - Darkhold önceki modelinizin elindeydi. Open Subtitles الموديل السابق الخاص بك حصل على الداركهولد في يدها
    Sen de suçlu olmayan bir kadına yalan söyleyerek kadının sırtına büyük bir yük bindirmiş oldun. Open Subtitles بأنك قد كذبت على أمرأة ليست مذنبة حيال ما كنتَ تعطيها من علاج في يدها
    Ve onun için, çocuğuna duyduğu sevgi, elinde tuttuğu telefon kadar gerçek. Open Subtitles وبالنسبة لها, حُبّها لولدها حقيقي مثل حقيقة التلفون الذي في يدها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد