Ancak bütün bunlara rağmen, test etme sürecine bu yılın ocak ayında önce kaplan köpek balıkları ile, ardından da büyük beyaz köpek balıkları ile başladık. | TED | ولكن وبالرغم من ذلك، بدأنا باختبار العملية في يناير من هذه السنة، بدءًا بقروش النمر وتلتها القروش البيضاء الكبيرة. |
Bu yıl ocak ayında, Myanmar'a siyasi suçlularla görüşmeye gittim ve onları beklediğimden daha az sert bulduğumda şaşırdım. | TED | في يناير من هذا العام ذهبت إلي بورما لعمل مقابلة مع معتقلين سياسيين و ذهلت لإني وجدتهم أقل مرارة مما كنت أتوقع. |
Ve 1998 ocak ayında bu haber internete yayıldı. | TED | و عندما انتشرت القصة في يناير من عام 1998 إنتشرت على الإنترنت. |
Bu makaleyi New York Times'ın "Modern Aşk" köşesinde bu yılın ocak ayında yayınladım. | TED | لقد نشرتُ هذه المقالة بصحيفة نيويورك تايمز بقسم الحب العصري في يناير من هذا العام. |
Gerçekten de, bu yıl ocak ayında Malavi'de yaşananlardan çok etkilendim. | TED | في الواقع، كنت مندهشة جدا بسبب الوضع في ملاوي في يناير من هذا العام. |
Ve ben bu tarz projeleri bir süredir düzenliyorum, 2009'da Lübnan'da, bu sene ocak ayında Kenya'da. | TED | و قد قمت بمشاريع كهذه، في لبنان عام 2009، و في كينيا في يناير من هذا العام. |
2010'un ocak ayında bir cumartesi günüydü. | Open Subtitles | كان يوم سبت، في يناير من عام 2010. |