ويكيبيديا

    "قابلتني" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • tanıştın
        
    • tanıştığın
        
    • buluşur
        
    • gördüğünü
        
    • tanıştığı
        
    • tanışsaydın
        
    • Senle karsılaştığım
        
    • benimle tanıştığında
        
    Mümkün değil. Geçen sene benimle tanıştın. Open Subtitles ذلك مستحيل, تلك السنة التي قابلتني فيها.
    Aslında, benimle henüz tanıştın. Bilesin ki, ben gayet sıkıcıyım. Open Subtitles حسناً ، لقد قابلتني تواً برغم كل ما تعرفه ، أنا مملة جداً
    Benimle tanıştığın gün bana âşık olmuştun ve iki yıl boyunca bütün kadınlarının hayal ettiği erkektin. Open Subtitles لقد عشفتني منذ أول يوم قابلتني فيه, ولدة عامان كنت رجل أحلام كل امراءة, تعلمُ ذلك؟
    Benimle orada buluşur musun? Open Subtitles ألا مانع لديك إن قابلتني هناك؟
    Onu ziyarete gittiğinde, beni gördüğünü söyleme. Open Subtitles لا تخبره بأنك قابلتني إذا ذهبت إليه
    Bence bunu benim için aldı Benimle tanıştığı andan itibaren.. Open Subtitles أعتقد أنها من كان يكن لي الضغينة منذ أن قابلتني
    Eğer ilk benimle tanışsaydın, hiç neler olur diye merak ettin mi? Open Subtitles هل سبق و تساءلتِ ماذا كان ليحدث إذا قابلتني أنا أولاً ؟
    benimle tanıştığında tek bir elbisesi vardı. Open Subtitles السيد المسيح، كان عندها لباس واحد فقط إلى أن قابلتني.
    Benimle kulüpte tanıştın, beni bir müşteri olarak aldın ve arkadaşımmışsın gibi davrandın. Open Subtitles لقد قابلتني في الملهى، وأدخلتني كزبون، وتظاهرتَ أنّكَ صديقي،
    Hayır, benimle hayatımın bir hayli ilginç bir döneminde tanıştın. Open Subtitles لا، لقد قابلتني في فترة جدًا غريبة في حياتي
    - Şimdi tanıştın işte. - Evet, ama burası benim evim! Open Subtitles ـ لقد قابلتني الآن ـ نعم، ولكن هذا بيتي
    Buraya geldin, benimle yeni tanıştın ve diyorsun ki... Open Subtitles أنت أتيتُ هنا ، و قابلتني للتو ..... و أنت تخبرني
    Seni bulurum ve bulduğumda benimle tanıştığın güne pişman olursun. Open Subtitles سأجدك, و حينما أفعل ذلك, ستندم على يومٍ قابلتني فيه ماذا..
    Benimle tanıştığın zaman hiçbir şeyin yoktu. Open Subtitles لم يكن لديك شيء حين قابلتني
    - Benimle tanıştığın gün. Open Subtitles -في نفس اليوم الذي قابلتني فيه
    Eğer benimle bu yedigende buluşur, benimle dövüşür, ve beni yenersen. Ne? Open Subtitles -فقط إذا قابلتني في حلبة المصارعة وتباريتي معي وهزمتيني
    Benimle en kısa sürede aşağıda buluşur musun? Open Subtitles هلّا قابلتني أسفل بأسرع ما يمكن ؟
    Benimle kitapçıda buluşur musun? Open Subtitles هلا قابلتني في المكتبة ؟
    Ziyaretçi Merkezinde beni gördüğünü hatırlıyor musun? Open Subtitles أتتذكر حينما قابلتني بمركز الزوّار؟
    Amcayı gördüğünü kimseye söyleme. Open Subtitles ولا تقل بأنّك قابلتني.
    Benimle tanıştığı günden, öldüğü güne kadar. Open Subtitles منذ اليوم الذي قابلتني فيه حتى يوم موتها
    Benimle 10 yaş gençken tanışsaydın, beni daha ciddiye alırmıydın? Open Subtitles افترض أنك قابلتني عندما كنت أصغر بعشر سنوات , أكنت ستأخذ علاقتنا بحدية حينها ؟
    Çadırında benimle tanıştığında ne söylediğini hatırlıyor musun? Open Subtitles هل تتذكر ما قلته عندما قابلتني في خيمتك؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد