| Hayır, 20 yaşındaki bir kızla tanıştı sadece. | Open Subtitles | لا، هو فقط قابل فتاة في العشرين من عمرها |
| Cameron bir kızla tanıştı. | Open Subtitles | إنطق كاميرون ، قابل فتاة |
| Bir kızla tanışmış ve evlenmiş. Londra'da. | Open Subtitles | (لقد قابل فتاة وتزوج بها في (لندن |
| Bir kızla tanışmış, Veronica Atkins. | Open Subtitles | ,كان قد قابل فتاة (فيرونيكا آتكينز) |
| Buda'nın öğrencilerinden biri, keşiş olmadan önce güzel bir kızla tanışmıştı ve ona aşık oldu. | Open Subtitles | قبل أن يصبح أحد تلاميذ "بوذا" راهباً قابل فتاة جميلة و وقع أسير غرامها |
| Barney, Quinn adında bir kızla tanışmıştı. Kevin, Robin'e ettiği evlenme teklifini geri almıştı. | Open Subtitles | "بارني" قابل فتاة تدعى "كوين" "كيفين" تراجع عن طلب زواجه من "روبن" |
| Star Wars bağımlısı bir adam, yine Star Wars bağımlısı bir kızla tanışır. | Open Subtitles | شاب في الجامعة مهووس بحرب النجوم قابل فتاة جامعية مهووسة أيضاً بحرب النجوم |
| - Alem yapmaya gitmiş veya bir haftalığına kaçamak yapabileceği bir kızla tanışmıştır. | Open Subtitles | ربما يمرح بمفرده أو قابل فتاة تستحق أن يختفي لأجلها أسبوع |
| - Güzel bir Amerikalı kızla tanıştı. | Open Subtitles | -لقد قابل فتاة أمريكية جميلة |
| Bir kızla tanıştı. | Open Subtitles | قابل فتاة |
| Sonra o Wofford'lu bir kızla tanıştı. | Open Subtitles | ثم قابل فتاة أخرى في (وفورد) |
| Derek bir kızla tanışmış. | Open Subtitles | . . ديريك) قابل فتاة) |
| Ama sonra bir kızla tanışır. | Open Subtitles | هذا عندما قابل فتاة |
| - Alem yapmaya gitmiş veya bir haftalığına kaçamak yapabileceği bir kızla tanışmıştır. | Open Subtitles | إذاً ربما إنه يعاني من الثمالة أو قابل فتاة تستحق الإختفاء لأكثر من اسبوع. |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 