Arkadaşının başına harika birşey geldi, ve onun yeteneğini paylaşması için sen de Bizimle geliyorsun. | Open Subtitles | حدث شيء رائع لصديقك وأنت قادم معنا لتقدّر مواهبه |
Bizimle geliyorsun. Gelmeni istiyoruz! | Open Subtitles | أنت قادم معنا ، لأننا نريدك أن تأت |
- Jong'un oğlunu kaçırdığın için Bizimle geliyorsun. | Open Subtitles | هاى. - أنت قادم معنا لأجل اختطاف ابن جونغ. |
Bizimle geliyor mu? | Open Subtitles | أهو قادم معنا ؟ |
Bizimle geliyor musun? | Open Subtitles | هل أنت قادم معنا ؟ |
- Evet, o da bizimle gelecek. | Open Subtitles | أجل , أنه قادم معنا. |
- bizimle gelecek. | Open Subtitles | إنه قادم معنا |
Ama biliyorum ki bekleyecektir, çünkü sen de Bizimle geliyorsun. | Open Subtitles | لكنّي أعلم أنه سينتظر لأنك قادم معنا |
Sen onun yerel bağlantısıydın, Conklin'in öldüğü gece onunlaydın. Bizimle geliyorsun. | Open Subtitles | كنت معه، ليلة مقتل (كونكلين)، انت قادم معنا. |
Bak, Gray ile konuşmalıyız ve sen Bizimle geliyorsun. | Open Subtitles | اسمع , نحن ذاهبين لنتحدث مع (جراي ) ,وأنت قادم معنا |
Bizimle geliyorsun dedim. | Open Subtitles | انت لقد قلت أنك قادم معنا |
Pekâlâ, Bizimle geliyorsun. | Open Subtitles | حسناً أنت قادم معنا |
Bizimle geliyorsun. - Yapma. | Open Subtitles | جيد، أنت قادم معنا |
Evet, içindesin Rolf. Bizimle geliyorsun. | Open Subtitles | "اجل "رولف . انت قادم معنا |
- Bizimle geliyor. | Open Subtitles | انه قادم معنا . |
Bizimle geliyor musun? Hayır. | Open Subtitles | قادم معنا |
Bizimle geliyor musun? Hayır. | Open Subtitles | قادم معنا |
O Bizimle geliyor. | Open Subtitles | أنه قادم معنا |
Ike, o bizimle gelecek, Ike? | Open Subtitles | (آيك)، هو قادم معنا (آيك) |