Haber alırsa arayacağını söyledi. | Open Subtitles | حَسناً، قالتْ بأنَّ هي تَتّصلُ إذا كَانَ عِنْدَها. |
Benimle otelde buluşacağını söyledi ve ben seni biraz erken aradım. | Open Subtitles | قالتْ بأنَّ هي تُقابلُني في الفندقِ وأنا دَعوتُك a صَغير قبل الأوان. |
Bir tufanın yaklaştığını ve hazırlıklı olmamı söyledi. | Open Subtitles | هو / قالتْ بأنَّ هناك تَكُونُ a فيضان وهو يَجِبُ أَنْ يُهيّئَ. |
Planının, onu hapse yollamanın tek yolu olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لقد قالتْ بأنَّ خطتها هي الملاذُ الوحيد -لنا لإرسالهِ إلى السجن |