Onu getirmeye gittiğimde, bana küfretti asla eve dönmeyeceğini söyledi. | Open Subtitles | عندما ذهبت لأحضرها ، عاندتنى و قالت أنها لن تعود معى إلى البيت |
Buraya gelip kocasının kendisini dövdüğünü, ama yine de geri dönmeyeceğini söyledi. | Open Subtitles | لقد جاءت هنا وقالت أن زوجها أرهقها قالت أنها لن تعود، لا أهمية للموضوع |
Sen kendine gelinceye kadar hastaneden gitmeyeceğini söyledi. | Open Subtitles | هل قالت أنها لن تغادر المستشفى الا بعد أن تفوق |
Sen kendine gelinceye kadar hastaneden gitmeyeceğini söyledi. | Open Subtitles | هل قالت أنها لن تغادر المستشفى الا بعد أن تفوق |
Yani, annem asla buraya gelmeyeceğini söylemişti. | Open Subtitles | أعنى أن امى قالت أنها لن تعود إلى هنا أبدا |
Sosyal hizmetler görevlisi bekleyenler listesi sayesinde yerleştirilmende sorun çıkmayacağını söylemişti. | Open Subtitles | الموظفة الاجتماعية قالت أنها لن تجد مشكلة بإيجاد مكان لك حيث كانت هناك قوائم انتظار |
Yasa meclisten geçmezse, dünyanın sonu olmayacağını söyledi. | Open Subtitles | قالت أنها لن تكون نهاية العالم إن فشل تمرير القانون |
Asla mahkumiyet almayacağını söyledi. | Open Subtitles | قالت أنها لن تحصل علي إدانة أبداً |
Evi kapatmayacağını söyledi. | Open Subtitles | قالت أنها لن تغلق المنزل |
Beni asla bırakmayacağını söyledi. | Open Subtitles | قالت أنها لن تدعني أصبح حراً |
Hayır, annen gelemeyeceğini söyledi. | Open Subtitles | لا , والدتك قالت أنها لن تأتى |
Bu sefer yapmayacağını söyledi. | Open Subtitles | -لقد قالت أنها لن تفعل ذلك هذه المرة. |
Maalesef, annen gelemeyeceğini söyledi. | Open Subtitles | لا , والدتك قالت أنها لن تأتى |
LeAnn az önce beni aradı. Gelemeyeceğini söyledi. | Open Subtitles | اتصلت (ليان) بي قبل فترة قالت أنها لن تتمكن من الحضور |
Doğrusu şu ki Oleg doktor hamile olmama yardım edemeyeceğini söyledi. | Open Subtitles | حسناً , الحقيقية هي يا (أوليج) المعالجة قالت أنها لن تستطيع مساعدتي على الحمل |
Hayır, annen gelemeyeceğini söyledi. | Open Subtitles | لا, والدتك قالت أنها لن تأتي! |
Martine hatırlamayacağını söyledi, tamam mı? | Open Subtitles | -مارتين ) قالت أنها لن تتذكر ) |
Cosima göstermeyeceklerini söyledi. | Open Subtitles | كوسيما) قالت أنها لن تخبرهم). |
Çıkmak üzereydi, bir süre buraya gelmeyeceğini söylemişti. | Open Subtitles | كانت بطريقها للخروج قالت أنها لن تكون متواجدة بالأنحاء لفترة |
Geri gitmediğini söylemişti. | Open Subtitles | قالت أنها لن تعود ثانيةً أبداً |