Şangay'a gitmeden önce ne yapıp edip onu evlendirmem lazım. | Open Subtitles | قبل أن يغادر إلى شانغهاي، يجب أن أُزَوّجَـهُ بأيّ طريقة |
Bunu biliyor muydun? gitmeden önce Lucius'a gösteriyordu. Onu görmeliydin. | Open Subtitles | لقد أرى لوشيوس قبل أن يغادر كن يجب أن تراه |
Paris'e gitmeden önce Baptiste beni olay yerini yeniden incelemeye gönderdi. | Open Subtitles | بابتيست أرسلني لأعيد تمشيط مسرح الجريمة قبل أن يغادر إلى باريس |
Ama benim sorum şu, evden çıkmadan önce Başkomiserin başına ne gelmiş olabilir? | Open Subtitles | لكن سؤالي هو هل حدث له شيء في المنزل قبل أن يغادر لعمله؟ |
Kimse ayrılmadan önce bu masaları tertemiz görmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد هذه الرحلات أن تُرتب قبل أن يغادر أي أحد. |
Ülkeyi terk etmeden önce, şu adamı yakalamalıyım. | Open Subtitles | يجب أن أمسك .بهذا الرجل قبل أن يغادر البلاد |
Çünkü Penelope ile beraber mutlu değildi, gitmeden önce bile. | Open Subtitles | لأنه لم يكن سعيداً مع بينلوب المشكلة بدأت قبل أن يغادر إلى حرب طروادة |
gitmeden önce bu kıyafetleri değiştirmişti. | Open Subtitles | لقد غير ملابسة قبل أن يغادر بتلك الملابس |
Sen. Xander'la gitmeden önce sen konuştun. | Open Subtitles | أنت . أنت كنت تتحدث إلي ألكساندر قبل أن يغادر مباشرةً. |
Belki de gitmeden önce öğretecekti. | Open Subtitles | فلماذا فعلها بلغة لا يمكن فهمها؟ من المحتمل أنه كان يرغب بتعليمها قبل أن يغادر |
Onu gitmeden önce öldürdü. | Open Subtitles | ـ لقد قتلها قبل أن يغادر. ـ الحقائق لا تدعم نظريتك. |
gitmeden önce, yaşlı bir adamın bir şey söylemesine izin verir misiniz? | Open Subtitles | قبل أن يغادر هل ستسمحين لرجل عجوز بأن يقيم القداس |
Herkes gitmeden önce son bir duyurum var. | Open Subtitles | حسنا , لدي اعلان أخير قبل أن يغادر الجميع |
Bu kadar yolu geldiyse, gitmeden önce içeri girmeliydi. | Open Subtitles | إذا جاء طول هذا الطريق ينبغي ان يدخل في المنزل قبل أن يغادر |
çıkmadan önce ona bir sürü sakinleştirici vermiştim. | Open Subtitles | لقد أعطيته الكثير من المهدئات قبل أن يغادر. |
Bu insanlarla temasa geçip, ülkeden çıkmadan önce sinir gazını geri alacaksın. | Open Subtitles | سوف تتصل بهؤلاء الناس وتستعيد هذا الغاز قبل أن يغادر البلاد |
Tesisten çıkmadan önce doğal gazı yakabilirsek... | Open Subtitles | لو أمكنا إشعال هذا الغاز قبل أن يغادر المصنع |
Alandan ayrılmadan önce onu bul. | Open Subtitles | صحيح, علمت بهذا, امسكوه قبل أن يغادر المطار |
Kendisi de makamından ayrılmadan önce ayini onayladı. | Open Subtitles | ومنحني ترخيصاً بممارسة الطقوس ذلك اليوم قبل أن يغادر مكتبه |
Abim ayrılmadan önce önemli bir görevi olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | قبل أن يغادر أخي قال بأن لديه أمر هام يجب أن يقوم به |
Amerikalılar Alman roket fabrikalarını terk etmeden önce Von Braun'un sırlarının, ilerleyen KızıI Ordu'nun eline geçmesini önlemek için olabildiğince çok şeyi yok ettiler. | Open Subtitles | قبل أن يغادر الأمريكان المصنع الألمانى للصاروخ حطّموا بقدر ما أستطاعوا لكتمان أسرار فون براون من الجيش الأحمر المتقدّم |