İnanılmaz bir aktör, çok iyi bir arkadaşım, Jesse Perez okuyor olacak ve birkaç saat önce tanıştığım Matt Johnson. | TED | ممثل رائع وصديق عزيز، جيسي بيريز، سيقوم بالقراءة، ومات جونسون، والذي التقيت به قبل بضع ساعات فقط. |
"Sevgili Andreas, birkaç saat önce bazı insanlar geldiler. | Open Subtitles | عزيزي إندرياس، قبل بضع ساعات جاء إلي بعض الأشخاص |
Ver. Bu istihbaratı birkaç saat önce Yıldız Geçidi Komutanlığı'ndan aldık. | Open Subtitles | تلقينا هذه المعلومات من قيادة بوّابة النجوم قبل بضع ساعات |
Bir kaç saat önce ölüydün. | Open Subtitles | لقد كُنْتِ ميتة من الناحية القانونية قبل بضع ساعات |
birkaç saat önce başladı. Yardım edeceğini düşündük. | Open Subtitles | لقد بدأ الامر قبل بضع ساعات وظننت انه من الممكن ان تساعدينا |
Bu han'fendinin oğlu birkaç saat önce saldırı suçlamasıyla getirildi. | Open Subtitles | أحضِر ابن هذه السيّدة إلى هنا قبل بضع ساعات بتهمة الاعتداء |
Yerel Polis aracı birkaç saat önce bulmuş. | Open Subtitles | وجدت الشّرطة المحلية .السيارة قبل بضع ساعات |
birkaç saat önce hayatımın en kötü günlerinden birini geçiriyordum. | Open Subtitles | قبل بضع ساعات.. كنت في خضم أسوء أيام حياتي.. |
birkaç saat önce annesi Monica Garcia'nın kurban destek grubu çıkışında bir otoparkta kayboldu. | Open Subtitles | قبل بضع ساعات أمها مونيكا اختفت من مرآب سيارات بعد ان حضرت جلسة غارسيا لدعم الضحايا |
Aslında, halkalı fok yuvasını henüz birkaç saat önce terk etmiş. | Open Subtitles | في الواقع، هجرت الفقمة المحلّقة وكرها قبل بضع ساعات |
Dr. Richard Mantlo birkaç saat önce eve geldiğinde, kapının tekmelendiğini ve karısının, Amy Dampier'in kayıp olduğunu görüyor. | Open Subtitles | الدكتور ريتشارد مانتلو جاء للمنزل قبل بضع ساعات ليجد بابه مرفوس وزوجته ايمي ديمبر مفقودة |
birkaç saat önce Koloni 5'ten bir yardım çağrısı aldık. | Open Subtitles | قبل بضع ساعات تلقينا اشارة استغاثة من مستعمرة 5. |
Bulunmalarından birkaç saat önce öldükleri yazıyor. | Open Subtitles | مكتوب هنا انهما كانا ميتان قبل بضع ساعات من العثور عليهما |
Oranın müdürüne ulaştım, bana Maki'nin birkaç saat önce havalimanında bir yolcuyu aldığını söyledi. | Open Subtitles | لقد تواصلت مع المدير هناك واخبرني ان ماكي اكد توصيلة من المطار قبل بضع ساعات |
Ben sadece kalbinin birkaç saat önce durduğunu raporlayacağım. | Open Subtitles | سأكتب في التقرير أن قلبه قد توقف قبل بضع ساعات |
birkaç saat önce boğaz yarası ile gelmiş olması lazımdı. | Open Subtitles | أجل، من المُفترض أنّه قدم قبل بضع ساعات بجرح في الرقبة. |
Ondan birkaç saat önce de bir güvenlik görevlisi küçük bir ofiste bıçaklanmış. | Open Subtitles | قبل بضع ساعات من ذلك حارس أمن وجد مطعوناً حتى الموت بمكتب صغير في بناية |
Ölüm bir kaç saat önce gerçekleşmiş. | Open Subtitles | الطبيب الشرعي يقدر انها قتلت قبل بضع ساعات |
Bir kaç saat önce, son görevim krallık ve imparatorluktan ayrıldım. | Open Subtitles | قبل بضع ساعات كنت قد فرغت من أخر وجباتي كـ ملكٍ وأمبراطور |
Bir kaç saat öncesine kadar cesetlerin kimliklerini teşhis edememiştik. | Open Subtitles | لم نستطع التعرف على هويتهم إلا قبل بضع ساعات |
Birkaç saat öncesine kadar hepsi duruyordu. | Open Subtitles | وقد كانت موجودة حتى قبل بضع ساعات. |