| İşte geliyor, bunu uzun zaman önce düşünmeliydik. | Open Subtitles | حسناً، ها هم قادمين كان يجب أفكر في هذا قبل مدة طويلة |
| uzun zaman önce ölmeme izin vermeliydi. | Open Subtitles | كان... عليه أن يدعني أموت... قبل مدة طويلة. |
| Dinle, uzun zaman önce sana bir iyilik yaptım. | Open Subtitles | اسمع, قبل مدة طويلة صنعت لك معروفًا |
| uzun zaman önce bir kağıt parçasında bana bir adamın ismini verdin. | Open Subtitles | قبل مدة طويلة أعطيتني اسم رجل على ورقة |
| Hatırlıyor musun, uzun zaman önce bana; | Open Subtitles | هل تذكر ، قبل مدة طويلة قلت لي... |
| Biz Zen Kaçıkları'ydık uzun zaman önce, bir yaz mevsimi, her şeyi ne kadar berbat ettiğimi hayatta bilemezsin. | Open Subtitles | لقد كنّا (الدارما بومز) ,صيف واحد قبل مدة طويلة |
| Çünkü, hatırlıyor musun, ve çok uzun zaman önce, | Open Subtitles | بسبب اتذكر قبل مدة طويلة |
| - uzun zaman önce. | Open Subtitles | - قبل مدة طويلة - |
| uzun zaman önce. | Open Subtitles | قبل مدة طويلة |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 