Ama sana tapmadığı için birini öldürmek gücün her ne olursa olsun, yanlıştır. | Open Subtitles | ولكن قتل أحدهم لأنه لا يعبدكم.. بغض النظر عن القوة هو خطأ |
Eğer madende birini öldürmek istersen, bir balyoz alıp onu duvara gömmeye çalışırsın. | Open Subtitles | آنما تريد قتل أحدهم بمنجم، فتأخذ إليهم مطرقة، و تدفنهم بجدار. |
Baban birini öldürmek istiyorsa, benim peşime düşebileceğini söyle. | Open Subtitles | إذا أراد والدكِ قتل أحدهم أخبريه يمكنه أن يتتبعني |
Çocuğum birini öldürdü. Şehri hemen terk etmem lazım. | Open Subtitles | ابني قتل أحدهم عليَّ مغادرة البلدة في الحال |
Yani, babam birini öldürmeye hazırmış gibi duruyor anlarsın ya, her zamankinden fazla, ne zamandan beri... | Open Subtitles | أعني, والدي يبدو كما لو يريد يريد قتل أحدهم كما تعرف, أكثر من ...المعتاد منذ أن |
- Orada birini öldürmek söz konusuydu. - Burada birini kurtarmak söz konusu. | Open Subtitles | كان تلك بخصوص قتل أحدهم أمّا هذه فبخصوص إنقاذ أحدهم |
Bak, kasabada birini öldürmek istediğin ilişti kulağıma. | Open Subtitles | سمعتُ أنّكَ في البلدة لأنّك تريد قتل أحدهم. |
birini öldürmek asla basit değildir, ama hiç etkilenmiş gibi görünmüyor. | Open Subtitles | قتل أحدهم ،ليس أمر هين قط ولكن لا يبدو أنه تأثر بذلك |
Bu garip çünkü birini öldürmek üzereysem, kendi kendime bunu sokakta söylememeye dikkat ederim. | Open Subtitles | هذا غريب ، لأنني لو ... كنت أوشك على قتل أحدهم فسأكون حريصاً على ألّا أتحدث لنفسي بهذا الشأن وأنا أمشي بالشارع |
birini öldürmek kolay olmamalı. | Open Subtitles | اسمعي، قتل أحدهم ليس بالأمر الهيّن |
Yani birini öldürmek buna mecbur olsan bile o kadar kötü mü hissettiriyor? | Open Subtitles | ... إذاً، قتل أحدهم ... حتى إن كنت مضطراً لهذا يُشعرك بالسوء لهذه الدرجة؟ |
Bazen birini öldürmek bile onları susturmuyor. | Open Subtitles | بعض الأحيان قتل أحدهم ،لا يخرسه |
Bu aralar birini öldürmek pek de eğlenceli olmuyor... | Open Subtitles | بالكاد هناك متعة في قتل أحدهم مباشرة |
- Hayır, işini yaparken birini öldürdü. | Open Subtitles | أدى عمله لا . قتل أحدهم أثناء تأدية عمله |
Geldikten yirmi dakika sonra birini öldürdü. | Open Subtitles | كان في البلدة لـ 20 دقيقة، قتل أحدهم. |
Her zaman birini öldürmeye çalışıyorsunuz. | Open Subtitles | دائما تحاول قتل أحدهم |
Az önce yaptığım şeyi, bir insanı öldürmenin ağırlığıyla buradan ayrılma diye yaptım. | Open Subtitles | ما فعلته هو أنّني تأكدت من ألا تخرج بعبء قتل أحدهم معك |
Kolayca Birini öldürebilir ve arkasından hayatın boyunca bu yükü sırtında taşımak zorunda kalırsın ki hayatın boyunca derken sonsuzluğu kastediyorum. | Open Subtitles | يمكنكِ بروية قتل أحدهم حينئذٍ تحملي ذنب ذلك لبقية حياتكِ و إن لم أذكر لكِ مدتها فهيَ أبدّ الدّهر |
Hayatta kalan tek kişi sensin, bu yüzden seni istiyor olmalı ve Thatcher büstünü ararken halihazırda cinayet işledi bile. | Open Subtitles | أنتِ الوحيدة لناجية بالتأكيد أنتِ المرادة وهو قتل أحدهم أثناء البحث عن تمثال تاتشر النصفي |
Başka birinin canını almanın üzerimde yük olacağını falan. | Open Subtitles | وبأنّ... بأنّ قتل أحدهم سيكون عبئاً |
Yani siz bu mahkemeye yemin altindayken, ki bunun anlamini herkesten iyi biliyorsunuz sizin görev sürenizde birini öldüren bir adami serbest biraktiginiz birini 16 yasindaki bir kizi bogan ve nefret ettiginiz birini hayatinizin en kötü gününde adaletin kefesini dengeye kavusturma firsati varken bu firsati kullanip onu öldürmediginizi ifade ediyorsunuz. | Open Subtitles | إذنتقولهذهالمحكمة.. تحت القسم، والذي أعلم أنك تفهمه أكثر من المعظم، أن رجل قتل أحدهم في وجودك، رجلأطلقتسراحه.. |
Otoparkta birini öldürmem gerekti. Götün biri. | Open Subtitles | كان علي قتل أحدهم في المرآب شخص وغد |
Çocuğum birisini öldürdü. Hemen bu şehri terketmem lazım. | Open Subtitles | ابني قتل أحدهم عليَّ مغادرة البلدة في الحال |