Tam da bunları anlatmışken... Eski bir dostunla buluşmanın zamanı geldi. | Open Subtitles | ضعي هذا الاحتمال فى رأسك اود ان تقابلى صديق قديم لك |
Varşova'ya Eski bir arkadaşınız geliyor. "Lider" | Open Subtitles | هناك صديق قديم لك سيأتي الى وارسو انه الفوهرر |
Uçağı geri döndürüyoruz. Eski bir dostunuz sizi bekliyor. | Open Subtitles | سنقوم بتحويل مسار الطائرة هنالك صديق قديم لك بانتظارك |
Senin eski arkadaşlarından birinin yanından geliyorum Kiryl Morozov'un. | Open Subtitles | عدت للتو من دعوة من صديق قديم لك كيريل موروزوف |
- Senin Eski bir dostundan. | Open Subtitles | صديق قديم لك في السجن اخبرني بذلك |
Elbette, bazen de tuhaf olabiliyor... Eski bir dostunuzla olsa bile. | Open Subtitles | بالطبع أحياناً الأمر صعب قليلاً حتى مع صديق قديم لك. |
Eski bir ortağının Miami'ye geldiği söylentisini duydum. | Open Subtitles | لقد سمعت إشاعة عن... . رفيق قديم لك سوف يأتى إلي ميامي |
McCann'in Eski bir arkadaşın olduğunu biliyoruz ama bizimle ne ilgisi var? | Open Subtitles | أدرك أن "ماكان" صديق قديم لك لكن ما شأننا بهذا؟ |
Biliyormusun, sarılarak uyuduğum Eski bir tişörtün vardı, ama üzerindeki kokun kaybolalı yıllar oldu ve ben sadece... | Open Subtitles | هناك قميص قديم لك ألبسه لأنام، لكن رائحتك فيه اختفت منذ مدة، ولا يمكنني... |
Ve öğrendiğime göre, sahibi Eski bir arkadaşınmış. | Open Subtitles | ولقد علمت للتو بان المالك صديق قديم لك |
Geçen gece Eski bir arkadaşına rastladım. | Open Subtitles | قابلت صديق قديم لك في ليلة سابقة |
Anlaşmanı iptal et, Eski bir dostuna yardım et. | Open Subtitles | فلتلغي الإتفاق وتُساعد صديق قديم لك |
Eski bir arkadaş hatırı için bile çok şey istiyorsun. | Open Subtitles | هذا كثير لتسأله حتى من صديق قديم لك |
Seni Eski bir arkadaşınla buluşturmak istiyorum. | Open Subtitles | اود ان تقابلى صديق قديم لك |
Ve sanıyorum ki o da senin Eski bir arkadaşındı? | Open Subtitles | أمفترض أن يكون صديق قديم لك |
Eski bir deyim vardır Matkap: "Altın semer vursan da eşek eşektir." | Open Subtitles | (لدي قول قديم لك (دريلبيت "لايمكنك تنظيف شخص من قذارة القدر" |