Bak dostum, sana geri çekil dedim, daha önce dediğim gibi çöp çekeceğiz. | Open Subtitles | أصغِ يا رجل، توقّف سنجري قرعة كما قلتُ من قبل. |
Ona bir kişiyi verirdim. Esrarkeşlere çöp çektir. | Open Subtitles | سأعطيه واحداً، دع المدمنين يجريا قرعة |
Hangi çocuğun yaşayacağını belirlemek için yazı tura mı atacaksın? | Open Subtitles | ستجري قرعة إذاً؟ هكذا ستقرر أي طفل يعيش؟ |
Benim psikiyatristim tehlikeli olmadığımı söyleyecek, hakim de yazı tura atacak. | Open Subtitles | و طبيبي النفسي سيقول أنني لست كذلك عندها سيقوم القاضي بإجراء قرعة |
Belki de kimin gidip odun alacağını görmek için kura çekmeliyiz. | Open Subtitles | ربّما علينا أن نجري قرعة لنرى من سيأتي لنا بالمزيد |
- Kimin başta olduğuna karar vermek için kura çekelim mi? - Karanlık. | Open Subtitles | -هل تريد أن نجري قرعة لنقرر من يكون المسؤول فينا ؟ |
- Büyükbabanın balkabağı nasılmış bakalım? | Open Subtitles | كيف حال قرعة العسل الخاصة بجدى؟ |
İskelet, balkabağı, hayalet olabilirdi ama bana cadı verdin! | Open Subtitles | يمكنني أن احصل على هيكل عظمي, قرعة, شبح! لكنني حصلتُ على ساحرة. |
Günaydın, kuzucuk. | Open Subtitles | صباح الخير، قرعة. |
Mesela çöp çekebiliriz. | Open Subtitles | اعنى , اننا نستطيع اجراء قرعة |
Sonra hamamda çöp çektik. Jimmy Irons boğuldu. | Open Subtitles | وفي الحمام قمنا بإجراء قرعة فغرق (جيمي آيرونز) |
Bence çöp çekelim. Kaybeden Trenton'a gider. | Open Subtitles | أرى أن نجري قرعة (و الخاسر يذهب لـ(ترينتون |
yazı tura falan atmadan bunu yapmana izin veremem. Bu hiç doğru olmaz. | Open Subtitles | لا أستطيع تركك تفعل هذا ليس بدون قرعة أو ما شابة, لا يبدوا صحيحا |
yazı tura atacağız. yazı tura. Bozukluk ver. | Open Subtitles | سنقترع عليها قرعة ، قرعة ، أجلب عملة سنعمل قرعة |
Eğer alternatifler eşit derecede iyiyse, seçmek izin yazı tura atmalısınız ve iki kariyer arasında karar verirken veya yaşayacak yer, evlenilecek kişi seçerken böyle yapmak hata gibi görünüyor: yazı tura at. | TED | إن كانت البدائل متساوية بنفس الدرجة، فإن عليك أن تجري قرعة بينهما، وإنه يبدو من الخطأ الاعتقاد، هكذا يمكنك الاختيار بين وظيفتين، مكانين للسكن، أشخاص للزواج: أجري قرعة. |
Atlantis'in her vatandaşı bugün kura çekecek. | Open Subtitles | في هذا اليوم كل مواطن بالغ في أتلانتس" عليه أن يجري قرعة" |
kura çektim ve onların isimleri çıktı. | Open Subtitles | وضعت قرعة فوقعت عليهم |
Hoa! Bu gayet iyi bir balkabağı. | Open Subtitles | تلك قرعة جيّدة جدا. |
Şimdi balkabağı fener yapabilir miyiz? | Open Subtitles | هل نستطيع عمل قرعة (جاك) الآن؟ |
- Uslu ol, kuzucuk. | Open Subtitles | تَكُونُ جيداً، قرعة. |