| buraya yakın hiçbir yerde kalamaz. | Open Subtitles | هي لا تَستطيعُ البَقاء أي مكان قريباً من هنا. |
| Telefon rehberinde yok, ama buraya yakın bir yerde oturuyor. | Open Subtitles | لايوجد سجل لهاتفهِ لكنهُ يعيشُ قريباً من هنا |
| buraya yakın bir yer biliyorum. | Open Subtitles | ليس هنا أعرف مكاناً قريباً من هنا |
| Bir efsaneye göre dört yüz yıl önce bir gemi bu civarda durup bir define bırakmış. | Open Subtitles | هناك أسطورة. قبل أربعمائة سنةً، سفينة تَوقّفتْ قريباً من هنا وتَركَت وراءها كنز. |
| Okul gezisinden döndükten sonra Saori dedi ki bu civarda bir perili ev varmış. | Open Subtitles | عندما رَجعنَا مِنْ رحلة المدرسةَ ... ساوريقالَت ... بأنهناكبيتاًمسكوناً قريباً من هنا |
| - Buralarda kendisini gösterecek. | Open Subtitles | - سَيَظْهرُ قريباً من هنا. |
| buraya yakın mı? | Open Subtitles | قريباً من هنا ؟ |
| Evin buraya yakın mı? | Open Subtitles | منزلك ؟ أليس قريباً من هنا ؟ |
| Annem bütün hayatını bu civarda geçirdi. | Open Subtitles | أمي عاشت قريباً من هنا طوال حياتها. |