60 milyon yıl önce, bu tropikal adanın kıyılarında olağanüstü bir hikâye başladı. | Open Subtitles | قبل 60 مليون سنة، على شواطىء هذه الجزيرة الإستوائية، انطلقت أحداث قصةٍ مذهلة |
Gördüklerinden etkilenmeyen Butler daha iyi bir hikâye anlatabileceğini biliyordu. | TED | ﻷنّ ما رأته لم يثر اندهاشها، كانت بتلر واثقةً بأنها تستطيع سرد قصةٍ أفضل. |
Evet, yalnızlığı anlamalarını sağlamak istedim, sanatım ile interaktif bir hikâye sunarak gerçekten deneyimlemelerini istedim, bir video oyunu şeklinde. | TED | وأردتُ أن أجعلهم يفهمونها، وأن يشعروا بها فعلًا ويختبروها من خلال فنِّي في شكل قصةٍ تفاعُلية، لعبة فيديو. |
Güzel hikâye. | Open Subtitles | يالها من قصةٍ رائعة |
Belki Chapman hava saldırılarını öğrendi ve bir hikâye çıkarmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | إذاً ربما قد عَلِمَ ( تشابمان ) عن موضوعِ الضرباتِ الجويّةُ مما أغراهُ لصنعِ قصةٍ منه |
- Çok acıklı bir hikâye. | Open Subtitles | يالها من قصةٍ حزينة |
Harika bir hikâye duymak ister misin? | Open Subtitles | أتودين سماع قصةٍ مميزة؟ |