Bu, eskiden bu ormanda yaşayan bir cadıyla ilgili, gerçek bir hikaye. | Open Subtitles | حسنا، هذه قصة حقيقية عن ساحرة قديمة عاشت في هذه الغابات بالضبط |
Bu, ABD ile ilgili, günümüze dair gerçek bir hikaye. ve sözünü ettiğim hastalık da aslında çocuklara ilişkin trafik kazaları. | TED | انها ليست خرافة انها قصة حقيقية عن الولايات المتحدة اليوم وهذا المرض الذي أتحدث عنه هو حوادث السيارات للأطفال |
Gerçek hikaye İtalyan bir striptizci olan Gina Lalapola 1997'de bir kekin içerisinden dışarı çıkacağı anı beklerken boğularak can vermişti. | Open Subtitles | قصة حقيقية في 1997, جينا لالبولا, مُتعرية ايطالية أختنقت حتى الموت بينما كانت تنتظر |
Ben ve arkadaşlarım bir salona gittiğimizde, bakın bu Gerçek hikaye. | Open Subtitles | انا و اصدقائي الذهاب إلى صالة، هذه قصة حقيقية. |
gerçek bir hikâye. | Open Subtitles | إنها قصة حقيقية, حسناً، في الواقع ليست بفعل رأس الخس |
Gerçek hikâye. Yani, bunlar korsan-- | TED | قصة حقيقية. بمعنى آخر، عندنا هؤلاء المختطفون.. |
bu hayalgücü kıvılcımını nereden alıyoruz? Bu gerçek bir hikaye, benim kişisel hikayem. | TED | من أين نأتي بوميض الأفكار الخيالية ؟ سأقول لكم قصة حقيقية .. هذه قصتي الشخصية .. |
Burada gerçek bir hikaye var, bir çeşit entrika, komplo... Sana bahsettim mi? | Open Subtitles | هناك قصة حقيقية هنا، شيء مثل مؤامرة تقميص، الم اقل لك؟ |
Fakat bu gerçek bir hikaye. Şu ilerde ki adamlarda Hazara olmalı | Open Subtitles | لكنها قصة حقيقية هؤلاء بالتاكيد من الهزارا |
İşte buradayız, zeki bir tartışma içindeyiz ve birden farkına vardım ki, gerçek bir hikaye yayınlatman mümkün değil | Open Subtitles | ها انت تجرين مناظرة عن سياسات الحرب انكى لست مناسبة للقيام بكتابة قصة حقيقية |
-Bak bu gerçek bir hikaye..ve sen tek başına çözemezsin | Open Subtitles | انظري ، إنها قصة حقيقية ليس فيها مجال للتفسيرات والتوقعات لا تحتاج لإبداء الرأى |
Gerçek hikaye ve dehşetli bir şekilde şeytani, değil mi? | Open Subtitles | قصة حقيقية وشرها لذيذ ألا تعتقد ذلك ؟ |
Kocaman, iğrenç bir Meksikan sıçanı. Gerçek hikaye. | Open Subtitles | جرذ مكسيكي كبير ،انها قصة حقيقية |
Bir banka kurduk. Gerçek hikaye bu. | Open Subtitles | لقد أنشأت مصرفاً هذه قصة حقيقية |
(Gülüşmeler) Gerçek hikaye. | TED | (ضحك) FREE = تعني تحرير ايضاً قصة حقيقية |
- Hayatını koyacaksın bu konuya. - Bu gerçek bir hikâye. | Open Subtitles | سوف تبني نفسك على هذا الاساس - هذه قصة حقيقية - |
Terapistim bana bir hikâye anlattı. gerçek bir hikâye. | Open Subtitles | معالجي قال لي قصة قصة حقيقية لهذا الرجل الذي |
Gerçek hikâye. | Open Subtitles | قصة حقيقية كان خاتماً جميلاً، جميلاً |
Gerçek olay bu. | Open Subtitles | هذه قصة حقيقية |
Bu hikaye gerçek mi baba? | Open Subtitles | هل هذه قصة حقيقية يا أبي؟ |
serif, Charlie Walser'in hikayesi gerçek miydi? | Open Subtitles | شريف ، هل هذه قصة حقيقية (عن (تشارلي والسر |
Gerçek olaylardan uyarlanmış bir filmdi. | Open Subtitles | إنه كان فيلم الاسبوع مبنى على قصة حقيقية |
GERÇEK BİR HİKAYEDEN ESİNLENSE DE BU FİLMDEKİ BAZI OLAYLAR | Open Subtitles | وعلى الرغم من أنها قصة حقيقية بعض الأحداث في هذا الفيلم تم تأليفها من أجل الحبكة الدرامية |