Polisken baktığım eski bir dava. "Ağlatan Lotus" cinayeti. | Open Subtitles | انها قضية قديمة مذ كنت بسلك الشرطة لقاتل اسمه الاخرق الباكي |
Emekli bir polisle eski bir dava hakkında konuşmak istiyordu. | Open Subtitles | أراد أن يتحدث إلى شرطي متقاعد في السن حول قضية قديمة. |
eski bir dosya için yardıma ihtiyacım var. Güvenebileceğim birine. | Open Subtitles | أحتاج المساعدة في قضية قديمة أحتاج إلى شخص أثق به |
Aslında bu benden. İnternette eski bir dosya buldum. | Open Subtitles | في الواقع إنه منيّ لقد وجدت قضية قديمة على الانترنت |
12 yıl önceki bir davanın dosyaları lazım. | Open Subtitles | أريدك أن تفتح لي ملف قضية قديمة منذ 12 عام. |
Seks suçlusu ile olan davayla ilgili bir şeyler daha sormamız gerekiyor. | Open Subtitles | فقط لتوضيح بضعة أمور في قضية قديمة مع المنحرف |
Eski bir davayı çözmem için yardımınıza ihtiyacım var. | Open Subtitles | أريدك مساعدتك في حل قضية قديمة لي. |
Faili meçhul bir olayın çözülmesinin pek çok yolu vardır. | Open Subtitles | هناك عدّة طرق يمكن من خلالها حلّ قضية قديمة. |
İlişkisi yoktu. eski bir dava üzerindeymiş. | Open Subtitles | هو لم يكن في علاقة غرامية لقد كان يبحث في قضية قديمة |
eski bir dava olduğu için kapsamlı bilgi yok. | Open Subtitles | إنّها قضية قديمة جداً الأدلة المادية تلفت. |
Her neyse, Komiser ve benim 8 yıl kadar önce üstünde çalıştığımız eski bir dava. | Open Subtitles | على أي حال، إنها قضية قديمة عملنا عليها أنا والرقيب |
Benim eski davam değil. Sadece eski bir dava. | Open Subtitles | ليست قضيتي القديمة إنها مجرد قضية قديمة وحسب |
Aslında, eski bir dosya az önce tekrar açıldı ve ben... | Open Subtitles | في الواقع، قضية قديمة لي أعيد فتحها، لذا... |
- Çok eski bir dosya. | Open Subtitles | مقتل فتى كولورادو قضية قديمة جدا |
Ajan Cooper'in bir zamanlar tanidigi bir adamla ilgili eski bir dosya. | Open Subtitles | قضية قديمة تخصّ رجلاً كان يعرفه العميل (كوبر) |
Ajan Cooper'ın bir zamanlar tanıdığı bir adamla ilgili eski bir dosya. | Open Subtitles | قضية قديمة تخصّ رجلاً كان يعرفه العميل (كوبر) |
Eski bir davanın kemiklerindeki eti almaya çalışan iki akbaba için hediye olarak. | Open Subtitles | على أنه هدية لبعض الجوارح التي تريد اقتصاص اللحم من قضية قديمة |
12 yıl önceki bir davanın dosyaları lazım. | Open Subtitles | أريدك أن تجد ملف قضية قديمة منذ 12 عام. |
Eski bir davayla alakalı gelmişler. | Open Subtitles | بخصوص قضية قديمة |
Eski bir davayı konuşuyordum. | Open Subtitles | أقوم فقط بإنهاء قضية قديمة. |
Fail meçhul bir olayın senin şef olmanla ne ilgisi var, Carlton? | Open Subtitles | وما علاقة قضية قديمة بأن تصبح رئيساً للشرطة يا (كارلتون)؟ |