"قضيتنا" - ترجمة من عربي إلى تركي

• davamız
• davamıza
• davamızı
• dava
• davayı
• davamızın
• davamızda
• amacımıza
• davaya
• vakanın
• davada
• davayla
• meselemiz

Bunu bizim davamız yaptım çünkü kötü adamları hapse atacağını düşünüyordum.
لقد جعلتها قضيتنا لأنّني ظننت أنّك تسعى للقبض على المجرمين ..

Sevgili dostum hissediyorum ki davamız Le Strade'ın müşterimizi ahlaksızca asmasıyla sonuçlanacak ki bu da Scotland Yard için bir zafer olarak görülecek.
يا صديقى العزيز ,انى اشعر, بان قضيتنا ستنتهى بشكل غير مشرًف بشنق موكلنا بواسطة لو ستراد,

Bu silahı, davamıza daha çok güç katmak için paratoner olarak kullanacağız?
ماذا سنفعل؟ نستخدم سلاحهم هذا كوسيلة لجلب المزيد من المتحولين الى قضيتنا

Çok ilginç şeyler, ama davamıza nasıl yardımcı olabilir ki?
،الأمر كله فاتن جداً لكن كيف سيساعد هذا قضيتنا ؟

Ben onu hedef almadıkça onun davamızı karıştırmak için bir nedeni olmaz.
ولكن ليس لديه سبب للعبث في قضيتنا إلا إذا بدأنا في استهدافه

Birkaç adli tabip arkadaşımla üzerinde çalıştığımız dava hakkında mailleştim.
حسناً، لقد راسلت بعض الأطباء الشرعين من أصدقائي حول قضيتنا.

Ve 2009 yılında davayı açmaya hazırdık.
فهو مازال ذهبا الآن، نحن في عام 2009 ، و مستعدون لنشر قضيتنا

davamız için gerekli olması bir yana o bizim davamız.
مثل بادي اسيس اسرائيل و الذي هو ليس مهما لقضيتنا فحسب بل هو قضيتنا بعينها

Bizim yetki alanımızın dışında. Bizim davamız değil. Sadece yol üzerinde olacağız tamam mı?
انها ليست فى حدود سلطتنا القضائية, انها ليست قضيتنا, فقط سنستمر بطريقنا, تمام ؟

davamız size göre yeterince dramatik olmadığı için gerçekten çok üzüldüm.
أنا متأسف بكل صدق لأن قضيتنا البسيطة لم تكن مثيرة بما فيه الكفاية لكِ

davamız için her şeyi yapmaya hazırdın.
أنت على استعداد لفعل أي شئ من أجل قضيتنا

Beni o spaya gönderdiğiniz için minnettarım, ama bunun davamıza ne yardımı dokunacak?
وأنا أقدر لك إرسال البيانات إلى هذا المنتج، ولكن كيف يساعدنا فى قضيتنا

...ve bizim davamıza asker olarak hizmet eden 12.000 seçmen demektir.
ذكي جداً مع أولئك الذين يخدمون قضيتنا كضباط، حوالي 12،000 ناخب

Çaldığın Bizim para uzun bir yol davamıza yardım etmek gidecek.
إنَّ مالنا الذي قمتُ بسرقته سيصرفُ كاملاً في سبيلِ مساعدةِ قضيتنا

..eğer davamızı savunur ve desteğini kazanırsam.. Bu durumdan kurtulmak için ihtiyacımız olan..
إذا قمت بتقديم قضيتنا لكسب دعمه فربما يكون هذا كل ما نحتاج إليه

Düşman savaşa Goliath'ını göndermişse, bu davamızı daha da yüceltir.
إذا كان العدو يرسل جالوته إلى المعركة فإن ذلك يعظم قضيتنا

davamızı ve ispatını açıklamalıyız.
ربما علينا شرح قضيتنا يجب أن تكون هناك أدلة هذاغير موجود

Birlikte çalışacağımız son dava olacak o yüzden güzel olsun.
هذه ستكون قضيتنا الأخيرة معا دعنا نجعلها قضية سعيدة

Silahı fırlatıp attığını söylüyor, ama itiraf ve video sayesinde, davayı aldık.
قال أنه كسب المسدس بالقرعة و لكن بين الاعتراف والفيديو حصلنا على قضيتنا

Acele etmemeliyiz de. davamızın en kritik anında hem de.
ولا علينا ذلك , ليس في لحظة جوهرية في قضيتنا

Neyse, ilk davamızda kötü bir başlangıç yaptığımız için üzgün olduğumu söylemek istedim.
على أي حال، ارد ان اقول فقط آسف لأننا بدأنا بداية سيئة في قضيتنا الأولى

Eğer şimdi krallığa karşı konuşursun, bu amacımıza bir ciddiyet kazandırır.
إن كنت الآن تكلمت لمنحك الحكم لكسبته، وهذه من جانب قضيتنا

İlerleyen zamanlarda davaya katkı sağlayacak nasıI kanıtlar bulacağınızı asla bilemezsiniz.
لن تعرف ابدا اي ادلة شرعية ستجد للمساعدة في قضيتنا لاحقا

- O vakanın bizimkiyle ilgisi var mı?
مرحبا كايسي دينيز هل يمكننا الرجوع الى قضيتنا

Üzerinde çalıştığımız davada kurbanların her biri vahşice sergilendi, ölmeden önceki davranışları tipik değildi.
في قضيتنا هذه ، كُلّ ضحيّة أظهروا سلوك غريب قبل أن يموتوا

Yine de, bunun elimizdeki davayla ne ilgisi var, anlamıyorum.
بغض الطرف عن هذا، لا أرى صلة مع قضيتنا هنا.

Hayır. Hayır, hayır, hayır. Bizim meselemiz, bizim şüphelimiz.
لا، لا، لا هذه قضيتنا وتلك متهمتنا