Büyük Puf Rakam Ejderha içindeki ilk, en küçük parantezin içine atladılar. | TED | قفزوا إلى أول وأصغر أقواس داخل باف، تنين الأعداد. |
Uçağa çarpıldığında, ekip şefi ve iletişimci birbirlerine yakın atladılar. | Open Subtitles | عندما أصدمت الطائرة رئيس الطاقم ورجل اللاسلكي قفزوا بالقرب من بعض |
Ne olduğunu anlamadan yerli üzerime atladı. Ne yapabilirdim ki başka. | Open Subtitles | الشيء التالي وأنا أعلم هؤلاء البشرة الحمراء، هنا، قفزوا علي |
Yanan insanlar da bu suyun içine atladı. | Open Subtitles | والناس الذين كانت ألسنة النيران قد طالتهم بـالفعل، قفزوا إلـى تلك البـقـع الـمشتـعـلـه |
Uçaktan atlayan(lar),bir miydi yoksa iki kişi miydiler? | Open Subtitles | هل كانوا واحد أو إثنان من قفزوا من الطائرة؟ |
Bilemiyorum, Herhalde üzerine atlayıp, Jet Ski'yi kaçırmışlardır. | Open Subtitles | لا أعرف، أتصور أنهم قفزوا فوق، وهربوا بها |
Tren durduğunda, 3 şüphelide raylara atlamış, tünel yolundaki yangın çıkışını kullanarak kaçmışlar, bu yüzden görgü tanığımız yok. | Open Subtitles | عندما توقّف القطار، مجرمينا الثلاث قفزوا من العربات، وخرجوا من النفق الشمالي، مستخدمين مخرج الحرائق، حتى لا يراهم أحد. |
Onun yerine hareket halindeki trenden dışarı atladılar. | Open Subtitles | وبدلاً من ذلك لقد قفزوا خارج قطارٍ متحرك. |
Altı kisiydiler, üstüme atladılar. | Open Subtitles | لقد كانوا ستة .. و قد قفزوا علي كلهم |
Ağacı çekerken atladılar. | Open Subtitles | لقد قفزوا عندما كنت تحرك الشجره |
Sonra babam çalışma odasından çıktı, üstüne atladılar. | Open Subtitles | .... ثم جاء أبي من المكتب ، و قفزوا عليه |
Barikatı yıkanlar, Tedford Köprüsü'nün güneyinde 86. kilometre civarında trenden atladılar. | Open Subtitles | الرجال الذين أخترقوا الحاجز قفزوا من القطار القطار الأن قرب الموقع 54 " جنوب جسر " تيد قورد |
Rock ve arkadaşları üzerime atladı, hepsi siyah kar maskesi takmıştı. | Open Subtitles | الصخره ورجاله قفزوا عليه وهم يلبسون اقنعه التزلج السوداء |
Evet, öyle. Görünüşe bakılırsa üç kişi 13. katın balkonundan atladı. | Open Subtitles | نعم هذا صحيح يبدو مثل الثلاثه الذين قفزوا |
Üç tane lavuk üstüme atladı. Tam da arka mahallede çöplükten çöp çıkarırken. | Open Subtitles | ثلاث من الأوغاد قفزوا علي حين كنت فى الزقاق الخلفى اخذ القمامة من سلة القمامة |
Belki dört tanesi kamyondan atladı, hepsi maskeliydi. | Open Subtitles | ، لربما أربعةٌ منهم . جميعهم قفزوا وهم يرتدون أقنعة |
O binadan atlayan zavallı insanları düşünmeye çalışın. | Open Subtitles | حاول أن تتخيل كيف كان شعور هؤلاء البؤساء عندما قفزوا من المبنى ليلقوا حتفهم |
Çalmaya başladığımda, koltuklarından atlayıp sahneye akın ettiler. | Open Subtitles | عندما قمت بالعرض قفزوا من مقاعدهم وهرعوا للمسرح |
Trenden atlamış olmalılar. | Open Subtitles | ربما قفزوا من القطار فى أى مكان طوال الطريق |
Havada 3 metre zıpladı. Sonra havada 1.8 metre zıpladı. | Open Subtitles | أنهم قفزوا 3 متر في الهواء ثم 1.8 متر في الهواء |
Kırmızı ışıkta durunca arabadan atlamışlar. | Open Subtitles | قفزوا من السيارة عند اشارة ضوئية |
Adamlarınızdan, Teğmen dahil, ikisinin emirden sonra atladığını duydum. | Open Subtitles | هذا ليس كما سمعت يا قائد سمعت ان اثنين من رجالك قفزوا بعد الضوء الاحمر |
Evet efendim. Bagajdan on adam fırladı. | Open Subtitles | عشرة أشخاصِ قفزوا خارج الشاحنة |