- Gece yarısı demiştin. - Merak etme, birazdan gelir. | Open Subtitles | ـ قلت إنه سيأتي عند منتصف الليل ـ لا تقلق ، سيكون هنا |
Her şey yoluna girecek demiştin! Bana inanır demiştin! | Open Subtitles | قلت بأن كل شيء سيكون على مايرام قلت إنه سيصدقك |
İnanmıyorum, sokaktaki bir sapık demiştin. | Open Subtitles | رباه قلت إنه رجل غريب الأطوار يسكن آخر الشارع |
Daha önce buraya geldiğinde çok çalışmaya bağlı olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | عندما كانت هنا آخر مرة قلت إنه كان إجهاد فقط |
Bana avukat tutma hakkımın olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | حسنا، قلت إنه لي الحق في الحصول على محام |
Tamam, bu heykellerden dört tane olduğunu söylemiştin toprak, rüzgar, ve ateş? | Open Subtitles | حسناً, أنت قلت إنه هناك أربعة منحوتات. الأرض و الرياح و النار؟ |
Bir ömür geçti. Askerlerimin geldiği gün onun da orada olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | قلت إنه كان هناك بذاك اليوم حين أتى جنودي بحثاً عنك |
Farazi demiştin ama Hannah'yı kastettin, değil mi? | Open Subtitles | قلت إنه افتراض، لكن كنت تتكلم عن هانا، أليس كذلك؟ |
Sonuna geldiğimde gerekeni yaparız, demiştin. | Open Subtitles | قلت إنه عندما أصل إلى النهاية سنفعل ما علينا فعله |
Birbirimize yardım edebiliriz demiştin. | Open Subtitles | ظننت أنك قلت إنه يمكننا مساعدة بعضنا البعض. |
Birbirimize yardım edebiliriz demiştin. | Open Subtitles | ظننت أنك قلت إنه يمكننا مساعدة بعضنا البعض. |
TV izlememe izin yok demiştin. | Open Subtitles | قلت إنه لا يمكنني مشاهدة التلفاز |
- Özür dileyecek demiştin, bu ne şimdi? | Open Subtitles | لقد قلت: إنه سيعتذر فماذا كان ذلك؟ |
Güvenilir biri olduğunu söylemiştin. demiştin ki, korumaya gücü olan tek kişi- | Open Subtitles | لقد قلت إنه آهل للثقة، وإنه الوحيد القويّ بما يكفي لحماية... |
Normale döneceğimiz bir zaman gelecek demiştin. | Open Subtitles | أنت قلت إنه سيأتي وقت يمكننا فيه أن نعود إلى حياتنا الطبيعية . |
- Hatırlatmana gerek yok. - İnsanlara acı vermekten zevk alan bir sosyopat demiştin. | Open Subtitles | قلت إنه كان مختلاً استمتع بإيذاء الناس |
Beni bu lanetten kurtaracağınızı söylemiştiniz. | Open Subtitles | قلت إنه يمكنك شفائي من هذه اللعنة أن تخلصني منها |
Bir kapüşon taktığını söylemiştiniz. | Open Subtitles | لقد قلت إنه كان يرتدي قميص ذي قبعة. |
En iyi adamınız olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | ظننت أنك قلت إنه أفضل من قمت بتدريبهم |
Bambi, Danni ile ayrıldığında, hayatının en mutlu günü olduğunu söylemiştin! | Open Subtitles | عندما إنفصلت عن (داني) قلت إنه كان اسعد يوم في حياتك |