Carlin binasının lobisinde bir bomba var, Üçüncü ve Ordway'de. | Open Subtitles | لدينا خبر عن قنبلة في بهو مبنى كارلين الثالثة وتياد. |
eğer sırt çantanda ki bir bomba değilse sakinleşe bilirsin. | Open Subtitles | ما لم يكن لديك قنبلة في حقيبتك، يمكنك أن تسترخي. |
Mesela, orada olduğum bir gün New York’ta bir bomba patladı ve bu adam bombayı Müslüman isimli birinin koyduğunu iddia etti. | TED | على سبيل المثال، كنت هناك في أحد الأيام، وانفجرت قنبلة في نيويورك، وكان اسم الشخص المتهم بزرع القنبلة يبدو مسلمًا. |
Cevap 1 olmalı! Çöp tenekesinde bir bomba var! | Open Subtitles | بوم هنالك قنبلة في القمامة انبطحوا جميعا انبطحوا |
Onlar DA BOMBA ihbarı yapar ama yerini söylemez. Tren hattında bir yerde bomba var. | Open Subtitles | و محطة القطار تعلن تحذير عن وجود قنبلة في مكان ما على سكة القطار |
Bu işin arkasındaki kişi hem Wallece'ı 6 kurbanın içine bomba yerleştirmeye zorladı hem Lacey'e çok benzediği için, | Open Subtitles | لزرعت قنبلة في الضحايا الستة باختطاف ابنته، |
- Samir bugün birşeyler yapacak... binanın birinde bir yerlere bombalar yerleştirildi... | Open Subtitles | اجل .. سمير سيفعل اليوم شيئا يوجد قنبلة في مكان ما في البناية |
Arkadaşımın kafası bir bomba yüzünden parçalandı. Köyde. | Open Subtitles | صديقي في القرية قد أنفصل رأسه عن جسده بسبب انفجار قنبلة في القرية |
Üzgünüm, burada kalamazsınız. Otelde bir bomba var. | Open Subtitles | آسف، لا تستطيع البقاء هنا سيدي هناك قنبلة في الفندق |
Üzgünüm, burada kalamazsınız. Otelde bir bomba var. | Open Subtitles | آسف، لا تستطيع البقاء هنا سيدي هناك قنبلة في الفندق |
- Whit, beni dinle. Ofisine doğru yola çıkmış bir bomba var! Herkesi binadan çıkartmalısın! | Open Subtitles | هناك قنبلة في الطريق إلى مكاتبكم أخرج الجميع |
Hey, bayan, içeride bir bomba var! | Open Subtitles | من هنا، أعتقد هنا يا سيدة، لديك قنبلة في الداخل |
Ağzında bir bomba olduğunu neden söylemedin bana? | Open Subtitles | بحق الجحيم, لماذا لم تخبرني أنه كان عندك قنبلة في فمّك؟ |
Hey, bayan, içeride bir bomba var! | Open Subtitles | من هنا، أعتقد هنا يا سيدة، لديك قنبلة في الداخل |
Ağzında bir bomba olduğunu neden söylemedin bana? | Open Subtitles | بحق الجحيم, لماذا لم تخبرني أنه كان عندك قنبلة في فمّك؟ |
Boşaltılmış bir ameliyathane, karın boşluğunda bir bomba kayıp bir sağlık görevlisi, eliyle bombaya dokunan bir stajyer hayatları tehlikede dünyanın en iyi iki cerrahı içindeki bombayı çıkarmazsak her an kanaması başlayacak bir adam ve asistanım doğum sancısı çekiyor ve sen ıkınmamasını söylüyorsun. | Open Subtitles | تماخلاءغرفالعمليات, و هناك قنبلة في تجويف بطني مسعفةمفقودة, مستجدةيدهاعلىشئقدينفجر , و جرّاحان ممتازان في طريق الخطر |
Farzetmelisin ki aracını tehlikeli yerlerde terkettiğin her vakit, birileri aracına bir bomba yerleştirebilir. | Open Subtitles | اي وقت تترك فيه سيارة عليك التحمل في الاماكن الخطرة احدهم قد يزرع قنبلة في السيارة وانت ميت هنا |
- Bunu üç gün yapmayacağım. - Dışarıda bir bomba var, Kevin. Tamam mı? | Open Subtitles | .لن أبقى لثلاثة أيام أن هناك قنبلة في الخارج ،كيفن، حسناً؟ |
Çocukcağızın üstüne bir bomba yerleştirdi. Adam zır delinin en önde gideni. | Open Subtitles | لقد نصب قنبلة في طفلة, ذات مرة هذا الرجل معتوه كبير |
Suya bir bomba attım ve ölü balıkların, nereye düşeceğini bekliyorum. | Open Subtitles | وضعت قنبلة في المياه و سأنتظر خروج الأسماك الميتة |
COCO BONGO'DA BOMBA PATLADI. | Open Subtitles | تفجر قنبلة في الكوكو بونجو |
Yaptığı şey oyuncak ayının içine bomba koymak oldu. | Open Subtitles | ما فعله وضع قنبلة في دمية دب |
binanın birinde bir yerlere bombalar yerleştirildi... | Open Subtitles | لكن يوجد قنبلة في مكان ما في هذه البناية |