ويكيبيديا

    "قول الحقيقة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gerçeği söylemek
        
    • Doğruyu söylemek
        
    • gerçekleri söylemek
        
    • gerçeği söyleyeceğinize
        
    • gerçeği söylemekten
        
    • doğruyu söyleyeceğinize
        
    • gerçeği söyleme
        
    • doğruyu söylemen
        
    • doğruyu söylemekti
        
    • gerçeği anlatmak
        
    • doğruyu söyleyip
        
    • Doğruyu söylemeyi
        
    • doğruyu söylemeye
        
    • doğruları söylemek
        
    • gerçeği söyleyecek
        
    Bir oyun gibi düşün. Tek yapman gereken gerçeği söylemek. Open Subtitles فكري بها كلعبة ، كل ماعليكِ فعله هو قول الحقيقة
    - 2002'den beri bir kaç şey öğrendiğini umuyorum, mesela gerçeği söylemek gibi. Open Subtitles -كنت اتمنى أن تكوني قد تعلمتِ بعض الأشياء منذ 2002 مثل قول الحقيقة.
    Çift olumsuz vasıtasıyla yalancı, Doğruyu söylemek zorunda kaldı. Open Subtitles ولكن باستخدام سؤال سلبي ستجبر الكاذب على قول الحقيقة
    Hayır, sevdiğin kadına gerçekleri söylemek yada ona yalan söylemek. Open Subtitles لا، بين قول الحقيقة للمرأة التي تحب أو الكذب عليها
    Siz, Brittany Gold, gerçeği, yalnızca gerçeği söyleyeceğinize yemin ediyor musunuz? Open Subtitles هل تقسمين على قول الحقيقة الحقيقة بأكملها ولاشيء غيرها ليعنكِ الرب؟
    Çünkü konu ben olduğumda, senin gerçeği söylemekten tamamen aciz olduğunu düşünüyorum. Open Subtitles لأنه عندما يأتي الحديث على ذكري أنا أعتقد أنك فى الحقيقة غير قادرة على قول الحقيقة
    gerçeği söylemek istediğinde kötü şansın araya giriyor. Open Subtitles حين تريد قول الحقيقة وحظك السيئ يحول دون ذلك
    gerçeği söylemek zaman kaybıydı çünkü kimse gerçeği duymak istemiyor. Open Subtitles محاولة قول الحقيقة هو مضيعةٌ للوقت لأنّه لا يوجد من يريد الحقيقة.
    Gördünüz, gerçeği söylemek iyi hissettiriyor, ve bu ülke bunun üzerine inşa edildi. Open Subtitles أرأيتم؟ إن قول الحقيقة لهو شعور رائع، وهذا هو الأساس الذي بُنيت عليه بلادنا.
    Onunla konuşmak zorundasın, bize gerçeği söylemek zorunda olduğunu söyle. Open Subtitles يجب أن تذهبي لتقنعيها. أخبريها أن عليها قول الحقيقة
    Ayrıca her zaman gerçeği söylemek zorunda da değilsin. Open Subtitles ليس من الضروريّ دائمًا قول الحقيقة.
    Doğruyu söylemek suç değil. En azından bu evde. Open Subtitles قول الحقيقة ليس بجريمة, ليس في هذا المنزل
    Shin Bet'te yaptığımız değişikliklerin etkisi büyüktü fakat Doğruyu söylemek gerek Open Subtitles كان ذلك يتعلق بالتغيرات التي اجريناها فى الشاباك ولكن يجب قول الحقيقة
    En iyi tahminimize göre, singulat korteksiniz çaresizce Doğruyu söylemek istiyor. Open Subtitles أفضل تخمين هو ، أنّ لحائك الحزاميّ . يُحاول بإستماتةٍ قول الحقيقة
    Bazen gerçekleri söylemek korkutucu olabilir. Open Subtitles قول الحقيقة يمكن أن يكون شيء مخيف في بعض الأحيان
    Gerçeği, sadece gerçeği söyleyeceğinize Tanrı önünde yemin eder misiniz? Open Subtitles هل تقسم على قول الحقيقة كاملة ولا شىء غير الحقيقة , ليساعدك الله ؟
    gerçeği söylemekten çekindiğim için değil ama sana özellikle karım ve çocuklarımı bu görüşmenin dışında tutacağımı söylemiştim. Open Subtitles ليس لأني أخشى قول الحقيقة بل لأني أطلب بالتحديد أن تترك زوجتي وأطفالي خارج هذا النقاش
    Sol elinizi İncil'e koyun, sağ elinizi kaldırın ve doğruyu söyleyeceğinize dair Tanrıya yemin edin. Open Subtitles أمسكي الكتاب المقدس بيسراك وارفعي يدك اليمنى وأقسمي على قول الحقيقة
    Cevap şu: bütün gerçeği söyleme konusunda çekincelerim yok. Open Subtitles الجواب كلا ليس هناك تحفظ في قول الحقيقة كاملةً
    Sana da gelirse en önemlisi sadece doğruyu söylemen. Open Subtitles إن وصلك استدعاء، أهم شيء هو قول الحقيقة
    Ama yapman gereken tek şey, doğruyu söylemekti. Open Subtitles لكن كل ما كان عليك فعله كان قول الحقيقة.
    Devon gerçeği anlatmak istedi ama Lefferts'in başarılı bir hukuk kariyeri vardı. Open Subtitles و أراد ديفون قول الحقيقة, و لكن ليفيرتس, تعرفين لديه تدريب قانوني ناجح. لديه الكثير ليخسره
    doğruyu söyleyip her şeyi oluruna bırakmak basit bir çözüm olabilirdi. Open Subtitles الحل البسيط هو قول الحقيقة و تتركي الأشياء تمشي كما تريد
    Ama yine de Doğruyu söylemeyi düşünmeye başlasan iyi olur. Open Subtitles و لكنك يجب أن تفكري في قول الحقيقة لنا و حسب
    Artık sadece doğruyu söylemeye gayret ediyorum. Open Subtitles أحاول جاهداً قول الحقيقة فحسب هذه الفترة. ذلك أمر صحّي.
    İhtiyacın olan tek şey doğruları söylemek Open Subtitles أنا أحتاجكِ. ماتحتاجه هو أن تكون قادرًا على قول الحقيقة.
    Röportajı yapacağız gerçeği söyleyecek ve yolumuza devam edeceğiz. Open Subtitles سنقوم بعمل المقابلة قول الحقيقة و تخطيها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد