Kaplow, saat 14:00'de vazgeçmeye karar verdiğini, ayrıca kente yerleştirdiği bombalardan yarısının yerini de, bize bildirmeye karar vermiş. | Open Subtitles | كابلو وافق أن يسلم نفسه بالثانية مساء و وافق أن يعطينا أماكن نصف القنابل التي يدعي أنه زرعها بالمدينة |
Sekiz yıl önce, siz UMA'dayken Kaplow sizi öldürmek için kiralanmış. | Open Subtitles | منذ ثمان سنوات كابلو استؤجر لكي يقتلك حين كنت بمكافحة المخدرات |
Kaplow'un kamyonet ve sedanıyla ilgili, 143 etkin ipucumuz var. | Open Subtitles | لدينا 143 دليل بما يتعلق شاحنة كابلو و سيارته |
Bütün ajanların 13:00'de burada olmalarını istiyorum çünkü, Kaplow buraya gelmeye kalkışırsa hiç şaşırmam hem de göğsünde C-4 kalıplarıyla. | Open Subtitles | أريد أن يعود كل العملاء عند الواحدة لأني لن أتفاجئ أن يدخل كابلو لهنا بمتفجرات على صدره |
Onlara söyle, Kaplow içeri girer girmez basına açıklama yapacağız. | Open Subtitles | قل لهم أننا سنعلم الإعلام حالما يصبح كابلو بالداخل |
Kaplow'un Güney Amerika'daki yerini şöyle araştırabileceğiz ona ilişkin CIA bilgileriyle bizim derlediğimiz Aslan bilgilerini karşılaştırarak. | Open Subtitles | استطعنا أن نتعقب موقع كابلو في أمريكا الجنوبية بمقارنة المعلومات مع المعلومات التي ربطناها مع ليون |
Adını biliyorum, Kaplow. Elimde fotoğrafın var. | Open Subtitles | أعرف اسمك كابلو ولدي صورة لوجهك |
David Kaplow'u temsil eden bir avukat az önce ofisimizi aradı. | Open Subtitles | محامي يمثل ديفيد كابلو اتصل بالمكتب |
Kaplow, muhbir sanmamız için Skittles'ı kiraladı. | Open Subtitles | كابلو وظف سكيتلز لكي يتظاهر أنه مخبر |
Kaplow'un avukatı gelmiş ama Kaplow yok. | Open Subtitles | محامي كابلو وصل و لكن ليس كابلو |
Aslan'ın gerçek adı David Kaplow. | Open Subtitles | اسم ليون هو ديفيد كابلو |