"كانت حادثة" - ترجمة من عربي إلى تركي

• bir kazaydı
• bir kaza
• Kazayla oldu
• Kazara oldu
• bir kazaymış

bir kazaydı baba. Başını taşa falan çarpmış olmalı.
لقد كانت حادثة لابد أنها صدمت رأسها بصخرة

Yaralanması bile gerekmiyordu. Bu bir kazaydı. Ben de sonradan anladım zaten.
.و كان من المفترض إلا يتعرض للأذى لقد كانت حادثة

Dawnie, çok üzgünüm. Çok üzgünüm. bir kazaydı!
داوني أنا آسفة أنا آسفة جداً لقد كانت حادثة

bir kaza olduğu söylendi ama zaten aklını kaçırmıştı.
بإفتراض, أنها كانت حادثة لكم, كما تعلم, لقد كان مخبولا

Kazayla oldu ve onunla yaşayacak olan benim, sen değil.
كانت حادثة و أنا الذي عليه العيش مُتحملًا ما حدث و ليس أنت

Polise gidecekti. Öldürmek istemedim. Kazara oldu.
كانت ستذهب للشرطة لم اقصد قتلها كانت حادثة

bir kazaydı. Kaç kere anlatmam--
..لقد كانت حادثة , كم عدد المرات التي كنت

Ayaklı merdivenden düşüp kafamı çarptım. Aptal bir kazaydı.
سقطتُ عن سلم نقّال فصدمتُ رأسي كانت حادثة حمقاء

O bir kazaydı. Soruşturma sonucu kaza olduğuna karar verildi.
لقد كانت حادثة ,التحقيق قال انها كانت حادثة

bir kazaydı. Kimseye bir şey olmadı.
إنه عملي , لقد كانت حادثة وانصرف الجميع الآن

Beyler, bir kazaydı. Ben bunu ödemiyorum.
هذه كانت حادثة يا رفيقاي، لن أدفع هذا الثمن.

Komutanım, tesadüfi bir kazaydı. Tuvaletin zemini kaygandı.
سيّدي، لقد كانت حادثة عفويّة، فأرضيّة الحمام كانت مُبتلّة.

Seninle evlenemem, yüzük olayı bir kazaydı ve bence birbirimize uygun değiliz.
لا يمكننى أن أتزوجك قصة الخاتم كلها كانت حادثة و أنا لا اعتقد أننا مناسبين لبعضنا

Belki bu bir kazaydı, belki Leo psikopatın tekidir bilmiyorum.
ربما كانت حادثة ربما ليو مختل عقليا، لا أعرف.

Yaşamayı seviyorsun, sadece bir kazaydı. Hayatına devam et.
إنكِ تحبين الحياة، كانت حادثة إمضي قُدماً

Demek ki insanlar bunun bir kaza olduğuna inanmadı.
حسنا , المحليون لم يعتقدوا انها كانت حادثة

Sürekli bunun bir kaza olduğunu farz ettik.
حسناً، طوال الوقت كنا نفترض أنها كانت حادثة

Ayrıca arkadaşlarım bunun bir kaza olduğunu biliyor. Talihsizlik.
باستثناء, الرجال الذين علموا انها كانت حادثة ,حظ سيء

Kazayla oldu ve onunla yaşayacak olan benim, sen değil.
كانت حادثة و أنا الذى عليه العيش متحملا ما حدث و ليس أنت

Birisiyle tanıştım. Kazara oldu.
لقد قابلت شخصاً , لقد كانت حادثة

Tamam, ben yaptım. Ama Kazara oldu.
حسناً، فعلتها، لكنّها كانت حادثة

Aşırı miktarda alkol almış ve yanan sigarayla yangın çıkarmış. - bir kazaymış.
بعد إستهلاكه كمية كبيرة من الكحول وإندلاع حريق بسبب سيجارة مشتعلة، كانت حادثة.