bir bilim insanı, savaşçıydı hem de tüm o görünüşüne rağmen. | Open Subtitles | أقصد، كانت عالمة ومُحاربة، وكلّ ذلك ألهم الطريقة التي تبدو بها. |
Yaklaşık 30 yıl önce Bonobolarla ciddi alan araştırmalarını ilk yapan Japon bir bilim insanıydı. | TED | كانت عالمة يابانية اول من قام بدراسة ميدانية حقيقية حول البونوبو، منذ ثلاثة عقود تقريبا. |
Annem bir bilim insanıydı ve o üzerinde chimera bulunan bir kolye takardı. | Open Subtitles | أمي كانت عالمة و هي 000 إعتادت وضع قلادة |
Devlet adına görev yapan bir bilim insanıydı bu üçlüyü araştırmak için Northgate'e gönderilmişti. | Open Subtitles | لقد كانت عالمة لدى الحكومة تم إرسالها إلى الوبوابة الشمالية لتحقيق في ثلاثة أشياء. |
Genç bir bilim insanıyken, Madagaskar'a yaptığı bir yolculukla kaderi değişti. | Open Subtitles | تغيّر مصيرها لمّا كانت عالمة شابّة (بسبب رحلة قامت بها إلى (مدغشقر |
Clea her şeyden öte bir bilim adamıydı. | Open Subtitles | (كليا) كانت عالمة بالرغم من كل هذا. |
Google'a göre bir bilim kadınıymış. | Open Subtitles | وفقاً لموقع (جوجل)، فإنها كانت عالمة |