Annen o kadar endişeliydi ki, belki benim seni mantıklı davranmaya ikna edebileceğimi düşündü. | Open Subtitles | امك كانت قلقة,اعتقدت يمكن ان اكون قادر على الكلام بمنظقية معك |
Bayan Kenworth çok endişeliydi, neredeyse polisi arayacaktı. | Open Subtitles | السيدة كنورث ، كانت قلقة جداً لقد كادت ان تتصل بالشرطة |
çok endişelendi. Ben de endişeliyim. Ama rol yapmadım. | Open Subtitles | أسمع , لقد كانت قلقة والآن أنا قلقة وأنا لم أكن أتظاهر علي الإطلاق |
Billy, ailen çok endişelendi. | Open Subtitles | عائلتك كانت قلقة للغاية عليك، أين كنت؟ |
Bir şey olmasından korkuyordu. Bana Dave'i anlattı. | Open Subtitles | كانت قلقة من حدوث أمر ما وأخبرتني عن دايف |
Uykusuzluğunun sebebi, son zamanlarda çok endişeli olmasıdır. | Open Subtitles | بالنسبة للنوم , فقد كانت قلقة مؤخراً بسبب ماذا ؟ |
Annen meraktan öldü. | Open Subtitles | لقد إرتحت والدتك كانت قلقة للغاية |
Dr. Hart'a rastladım, omuzum için çok endişeleniyordu. | Open Subtitles | لقد قابلت د.هارت وقد كانت قلقة بشأن كتفي |
....çok endişeliydi çünkü onu geçen geceden beri görmemişti ve sende kurtarma ekibini hazırladın değil mi? | Open Subtitles | كانت قلقة عليها لأنها لم تظهر الليلة التى قبلها اندى، انت الذى قدت فريق الانقاذ. |
Catalina kaçarken, göğüslerinin kendinden kaçmasından çok endişeliydi ve sınırdışı edildi. | Open Subtitles | لقد كانت قلقة بشأن أثدائها بأن تهرب أثدائها منها ولقد تم ترحيلها. |
Oraya gidip diğerlerine katılacağımız için endişeliydi. | Open Subtitles | عشاء عيد الشكر. كانت قلقة على وصولنا إلى هناك، والالتحاق بالجميع. |
Vereceği ifadenin onu hapse götüreceğinden endişeliydi. | Open Subtitles | يبدو أنّها كانت قلقة أنّ شهادتها يُمكن أن تُدخلها إلى السجن. |
Biraz endişeliydi ama önce size rapor vermesi gerektiğine karar verdi. | Open Subtitles | كانت قلقة بعض الشيء لكن من الرائع أن نقوم بتقديم التقرير لكِ أولاً |
Dün gece eve dönmediği için endişeliydi bu yüzden buraya gelmemi ve arabası hala buradamı diye bakmamı istedi. | Open Subtitles | لقد كانت قلقة لانه لم يعد للمنزل الليلة الماضية, لذا طلبت مني أن آتي إلى هنا.. وأرى إن كانت سيارته ماتزال هنا. |
Lauren senin için çok endişelendi. Bir yerlerde bir ağaca filan mı çarptın? | Open Subtitles | (لورين) كانت قلقة جداً عليك قد تكون دخلت في شجرة في مكانٍ ما |
Geldiğin için sağ ol. Gerçekten çok endişelendi. | Open Subtitles | شكراً لقدومك, لقد كانت قلقة جداً |
Telefonuna cevap vermedin. Annen çok endişelendi. | Open Subtitles | أنت لا تجيب على هاتفك والدتك كانت قلقة |
Steve'in Danni'nin tamamen yabancı bir adamla sikiştiğini öğrenmesinden çok korkuyordu. | Open Subtitles | كانت قلقة جدا من أن يعرف ستيف ذلك أن داني مارست الجنس مع شخص غريب |
Savcılığın bir gün sırrını öğreneceğinden korkuyordu. | Open Subtitles | في اليوم الذي زلت فيه قليلا كانت قلقة أن الادعاء سيعرف بسرها |
Mey hayaletler yüzünden eve gelmek istemeyeceğinden korkuyordu. | Open Subtitles | كانت قلقة قائلة: أذاكانتأميلاتروق لهاالأشباحستكونمشكلة,أليسكذلك" ؟" |
Uykusuzluğunun sebebi, son zamanlarda çok endişeli olmasıdır. | Open Subtitles | بالنسبة للنوم , فقد كانت قلقة مؤخراً |
Annen siz çocuklar konusunda çok endişeli. | Open Subtitles | والدتك كانت قلقة بشأنك ايها الولد |
Anne çok endişeli. | Open Subtitles | فأمّك كانت قلقة جدا عليك |
Emily meraktan öldü. | Open Subtitles | إميلي) كانت قلقة كثيرا) |
Scarlett çok endişeleniyordu. | Open Subtitles | سكارليت " كانت قلقة جداً " |