Uyumak için sonsuzluk kutusuna yattığından büyükannemin Saçları da böyleydi. | Open Subtitles | جدتي كان شعرها مثلك، حين ذهبت للنوم في صندوقها الأبدي |
Uzun, kıvırcık, siyah Saçları ve kot ceketi vardı. | TED | كان شعرها مجعد طويل اسود ترتدي جاكيت جينز ازرق |
Evvel zaman içinde... uzaklarda bir krallıkta... genç bir kız yaşardı... Saçları altından yapılmış... köydeki insanlar onu gördüklerinde... | Open Subtitles | فى مملكة بعيدة جدا جدا عاشت هناك فتاة صغيرة كان شعرها مصنوعا من خصلات الذهب |
Çok güzel saçlara sahipti, yapılıydı ve onun yaşındaki çocuklar hep bana dondurma alırlardı bana baseball kartları verirlerdi, onunla tanışabilmek için kıçımdan ayrılmazlardı. | Open Subtitles | كان شعرها جميلاً وكانت حسناء و... كان يبتاع لي أصدقائها دوماً المثلّجات يعطونني بطاقات البيسبول يعاملونني بلطف |
Çok güzel saçlara sahipti, yapılıydı ve onun yaşındaki çocuklar hep bana dondurma alırlardı bana baseball kartları verirlerdi, onunla tanışabilmek için kıçımdan ayrılmazlardı. | Open Subtitles | كان شعرها جميلاً وكانت حسناء و... كان يبتاع لي أصدقائها دوماً المثلّجات يعطونني بطاقات البيسبول يعاملونني بلطف |
Evvel zaman içinde... uzaklarda bir krallıkta... genç bir kız yaşardı... Saçları altından yapılmış... köydeki insanlar onu gördüklerinde... | Open Subtitles | فى مملكة بعيدة جدا جدا عاشت هناك فتاة صغيرة كان شعرها مصنوعا من خصلات الذهب |
Violet'i iyi tanıyan herkes, uzun Saçları ne zaman kurdele ile bağlı olsa onun bir şeyler icat ettiğini bilirdi. | Open Subtitles | أى شخص كان يعلم أن فويلت كانت تبتكر شيئاً عندما كان شعرها الطويل يكون ملفوف |
Tabii, Saçları kötü durumdaydı. Şu arkaları falan. | Open Subtitles | بالطبع كان شعرها سيء هذا اليوم لذا بالخلف |
Her zaman uzun, kestane rengi Saçları vardı aynı annemin onun yaşlarında olduğu gibi. | Open Subtitles | كان شعرها أحمراً طويلاً كشَعر أمي عندما كانت بذلك العمر |
Maggie Saçları alev alsa şikayetçi olmaz. | Open Subtitles | ماجي لن تقوم بالشكوى وإن كان شعرها مُضرما بالنيران. |
Saçları anında erimiş. Bu şey ise, değerli bir şeymiş gibi korunmuş. | Open Subtitles | لقد كان شعرها ذابئاً بداخل هذا الشيء إنه محفوظ كما لو بقطعة من الكهرمان |
Evet, mesela siyah Saçları, boynuzları ve kuyruğu var mı? | Open Subtitles | نعم , لتعرفي أذا كان شعرها داكن و مُسرح بطريقة ذيل حِصان |
Bu arada sekse devam, Saçları dökülse de önemli değil. | Open Subtitles | يمكنني ممارسة الجنس معها حتى لو كان شعرها متكتلاً |
Simsiyah Saçları ve inanılmaz güzellikte kahverengi gözeri vardı... | Open Subtitles | كان شعرها اسود ولديها أروع عينان بنيتان |
- Saçları gür mü, seyrek miydi? | Open Subtitles | هل كان شعرها كثيفاً ام خفيفاً ؟ |
Kısa koyu renk Saçları ve makyajı vardı. | Open Subtitles | كان شعرها قصير وداكن و المكياج |