Otomatta iyi fiyat alabilmek için erkek arkadaşıymışım gibi davranmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | أجل, كان عليَّ أن أنني حبيبها, لكي أحصل على صفقة جيدة لآلات البيع. |
Babam uyuya kalsın diye beklemek zorunda kaldım sonra da anahtarları çaldım. | Open Subtitles | كان عليَّ أن انتظر والدي ليغفو نائماً لأستطيع سرقة مفاتيحه |
Çikolataya alerjisi varmış. Vurmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | لديهِ حساسية من الكعك كان عليَّ أن أضربهُ |
Dışarı çıkmadan önce onları temizlemek zorunda kaldığımı biliyor musun? | Open Subtitles | كان عليَّ أن أنظفـه قبل أن أخرج! |
Dışarı çıkmadan önce onları temizlemek zorunda kaldığımı biliyor musun? | Open Subtitles | كان عليَّ أن أنظفـه قبل أن أخرج! |
Son on yıldır, ailemi kaybetme kabusuyla yaşamak zorundaydım. | Open Subtitles | لمدة عشر سنوات.. كان عليَّ أن أعيش بكابوس فقداني لعائلتي |
Biliyorsun değil mi bugün kuzenimin düğününe gitmek zorundaydım. | Open Subtitles | كان عليَّ أن أذهب لحفل زواج قريبتي اليوم |
Bir çocuğu tokatlamak zorunda kaldım. | Open Subtitles | كان عليَّ أن أضرب أحد هؤلاء الصبية، |
Üzgünüm geciktim. Ben, şey... Çocuğumu bırakmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | آسف لتأخُري , كان عليَّ أن أوصل ابني |
Birlikte çalıştığımız süre boyunca ikinizin de harika işler başardığınızı söyledim ama size operasyon sırasında söylediğim gibi gizlilikle ilgili bazı sorunlar olduğunu belirtmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | لقد قلتُ بأن كلاكما فعل الكثير من الأشياء العظيمة خلال فترة عملنا معاً ولكن كان عليَّ أن أشير الى أنه كانت هناك بعض الهفوات |
Herşeyi baştan düşünmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | كان عليَّ أن أفهمها أولاً |
İki kişiyi öldürmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | كان عليَّ أن أقتل رجلَيْن |
Evet,şey--Ona bazı üzücü haberler vermek zorundaydım. | Open Subtitles | ..نعم، كان عليَّ أن ..أخبره بشئ ضايقه قليلاً |
Evet, taşaklarımı kaşımak zorundaydım. | Open Subtitles | أجل ، كان عليَّ أن أحُكَّ خِصيتاي |