ويكيبيديا

    "كان هناكَ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • vardı
        
    • varsa
        
    Yakınımda bir kuş vardı ve senin benden daha iyi... Open Subtitles لقد كان هناكَ طائرٌ بالقرب مني وأعلم مدى يأسكِ لـ إثبات نفسكِ
    Şimdi siz söyleyince hatırladım. Öğleden sonra gelip akşama kadar takılan bir adam vardı. Open Subtitles الآن بما أنّكِ ذكرتِ ذلك، فأجل كان هناكَ رجل يتسكّع حوله من بعد الظهر
    Bunun arkasında, yanlış yönlendirilmiş veya değil politik etki vardı. Open Subtitles خلفَ كلِ هذا , بغضِّ النظر كانَ مضلّلاً أو لا , كان هناكَ حافزٌ سياسي.
    Bugün havuzdayken çok ama çok ürkütücü acayip ürkütücü bir çocuk vardı. Open Subtitles اليوم في المسابح لقد كان هناكَ هذا الطفل الغريب جداً
    Vücudunda toksin varsa, karbolik asit olabilir. Şimdi hastadan bahsediyorum. Open Subtitles إن كان هناكَ سمُّ في جسمها فقد يكون حمض الكاربوليك
    Oynanacak son bir oyun vardı. Open Subtitles كان هناكَ لعبةٌ أخيرةٌ متبقية.
    Ama bir sorun vardı. Open Subtitles لقد كان هناكَ مشكلةٌ وحيدةٌ فقط
    Hoşlandığım bir çocuk vardı ama ona bunu hiç söylemedim. Open Subtitles كان هناكَ رجلٌ أحبه، ولم أصارحه بمشاعري
    Sonra kapıyı açtım ve LED'li fenerler vardı, çok korkutucuydu, kurşun geçirmez yelekler falan. Open Subtitles لذلكَ فتحتُ الباب و كان هناكَ أضواءٌ ليزرية و كانَ فعلاً عملاً شنيعاً, سترات مضادة للرصاص... ...
    Şimdiye kadar bana yardım eden mi vardı sanki? Open Subtitles وهل كان هناكَ منْ كان يُساعدني حتّى الآن؟ ! أنتَ غريب حقًا
    Neyse, işte öyle bir... koyun vardı. Open Subtitles على أي حال، كان هناكَ
    - Daha zekice bir ipucu vardı. Open Subtitles كان هناكَ مفتاحُ أشدّ خفاءً
    Hayır, iki kişi daha vardı. Open Subtitles كان هناكَ إثنان أكثر
    Işıklar... Işıklar ve iğneler vardı. Open Subtitles كان هناكَ أنوارٌ و إبر.
    Dün gece Nick'in bahçesinde biri vardı. Open Subtitles كان هناكَ رجل في فناء "نيك" ليلة امس
    Bir adam vardı. Onunla yatıyordu. Open Subtitles كان هناكَ رجلٌ يضاجعها
    Başlangıçta Söz vardı. Open Subtitles في البداية... كان هناكَ كلمةُ الرب...
    Küçükken Gaffney'de sokağımızın aşağısında yaşayan bir çocuk vardı. Open Subtitles أتدرون، كان هناكَ صبي يعيش أسفل الشارع بالقرب مني في (غافني)
    Terapist olarak öğrendiğim bir şey varsa o da; senin bir şey söylemek istemen demek karşıdakinin bunu duymak istediği anlamına gelmez her zaman. Open Subtitles ماذا ؟ إن كان هناكَ ما تعلمته كطبيبٍ نفسي فهو أن وجود ما يجب أن يتم قوله
    Yani Yapı Koruma'da ya da temizlik ekibinde çalışanlardan... dişinde elmas olan varsa, o bizim adamımız. Open Subtitles إذن ، إذا كان هناكَ شخص ما في المحافظين على المبنى أو طاقم التنظيف لديه ألماس في أسنانه... فهذا هو رجلنا
    Acı çeken bir hasta varsa, ben ilgilenirim. Open Subtitles وإن كان هناكَ مريضٌ يتألّم... فأنا موجود

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد