ويكيبيديا

    "كان هنالك شيء" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bir şey varsa
        
    • şey vardı
        
    • bir şey var mıydı
        
    • sorunun içindeyken
        
    Eğer bildiğim bir şey varsa o da bir imaj oluşturmaktır. Open Subtitles إذا كان هنالك شيء واحد أعرفه فهو صنع صورة في الثانوية
    Öğrendiğim bir şey varsa o da, hala şansın varken, hayatındaki insanların önemini anlamaktır. Open Subtitles إذا كان هنالك شيء قد تعلمته، فعليك تقدير الناس في حياتك ما دامت لديك الفرصة
    Hayat hakkında öğrendiğim bir şey varsa burada okulda ve ailemde en birikimli insanların kendilerine en az güvendiklerini gördüm. Open Subtitles ان كان هنالك شيء تعلمته من الحياة بالمجيء إلى هنا في هذه المدرسة مع عائلتي بأن الناس الكثيرين العطاء
    Ancak yaptığım işte eksik bir şey vardı. TED لكن كان هنالك شيء ما ناقص في عملي.
    TV de bu sabah bir şey vardı, Open Subtitles كان هنالك شيء في التلفاز هذا الصباح
    - Rusların genetiğinde şerefsizlerin o uzun Stalingrad kışlarını atlatmasını sağlayan bir şey var mıydı öğrenmeye çalışıyordular. Open Subtitles عقول عظيمة، صحيح؟ أرادوا معرفة إن كان هنالك شيء في جينات الروسيين
    Çözülebilecek bir sorunun içindeyken, endişelenmenin anlamı yok. Open Subtitles ,إذا كان هنالك شيء يمكنك حله فليس هنالك ما تقلقي بشأنه
    Yapabileceğim bir şey varsa söylemelisin. - Ne olursa. Open Subtitles عليك أن تخبرني إن كان هنالك شيء أستطيع القيام به
    Gördün mü, bir şey olmadı. Eğer bildiğim bir şey varsa, o da bu meyvenin... Open Subtitles انظر، إنّي بخير، إذا كان هنالك شيء وحيد أُلم بهِ، فإنّه التوت.
    Demek istediğim, yapabileceğim bir şey varsa, ...ihtiyacın olan bir şey, herhangi bir şey, ben yanındayım. Open Subtitles ما أحاول قوله هو إن كان هنالك شيء أستطيع القيام به أي شيء تحتاجه، أي شيء تماماً تستطيع أن تحظى بي
    Bak, eğer Pope'la aranızda bilmem gereken bir şey varsa söyle bana. Open Subtitles انظري ان كان هنالك شيء ما بينك وبوب علي ان اعرفه فقط اخبريني
    Bakın, bilmem gereken bir şey varsa bana söylemelisiniz. Open Subtitles إسمعي, إذا كان هنالك شيء أود معرفتهُ يجب أن تخبريني بهِ
    Eğer erkeklerin sevdiği bir şey varsa o da kendilerini düzeltmeye çalışan kadınlardır. Open Subtitles حسنًا,إن كان هنالك شيء قد يفضله الرجل, فهي المرأة التي تحاول علاجه.
    Yapabileceğim başka bir şey varsa... Open Subtitles .. حسنـا .. إذا كان هنالك شيء يمكنني فعله
    Yapabileceğim bir şey varsa yani onu bir yerlere bırakmak falan gibi, bana haber verirsin değil mi? Open Subtitles إذا كان هنالك شيء بوسعي فعله باستثناء إقلالها فأعلمني، اتّفقنا؟
    Bana söylemek istediğiniz bir şey varsa, bunu duymayı çok isterim. Open Subtitles اذا كان هنالك شيء تريد اخباري به، فأود سماعه
    Senden sır olarak sakladığım bir şey vardı. Open Subtitles كان هنالك شيء قد أبقيته سراً عنك
    Şimdi de olduğu gibi. Ama hazinenin içinde, şövalyelerin sakladığı bir şey vardı. Open Subtitles كما يفعلون الآن، لكن كان هنالك شيء واحد بالكنز...
    Bana özellikle sormadıkları için özellikle konusunu açmadığım bir şey var mıydı düşüneyim. Open Subtitles دعني اتذكر ، اذا كان هنالك شيء لم يسألوا عنه وايضاً أنا لم افكر فيه.
    Çözülemeyecek bir sorunun içindeyken de endişelenmenin bir anlamı yok. Open Subtitles وإذا كان هنالك شيء لا يمكنك إصلاحه فمازال لا يوجد شيء لتقلقي بشأنه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد