Üçüncü dilek hakkımı kullanmayı düşünüyordum. Ama dikkatli olmalıydım. | Open Subtitles | لذا فكّرت بإستعمال أمنيتي الثالثة لكنني كان يجب أن أكون حذرة |
Üzgünüm, Booth. O yatakta yatan ben olmalıydım. | Open Subtitles | آسفة يا بووث كان يجب أن أكون انا في الفراش |
İki yıl evvel burada olmalıydım. | Open Subtitles | كان يجب أن أكون هنا لأعتذر لكي قبل عامان |
Otobüs gecikti. İşte olmam gerekiyordu. | Open Subtitles | استغرق الباص وقتاً طويلاً ليصل كان يجب أن أكون في العمل الآن |
Akıllı davranmalıydım. | Open Subtitles | و سنتان اثنان و عشرون كان يجب أن أكون أكثر حكمة |
Bir kurşun kabin kapağını delip geçmiş. Ölmem gerekirdi, millet. | Open Subtitles | أخذت طلقة مباشرة فى مظلتى كان يجب أن أكون ميتاً. |
Onunla herşey hakkında açık olmalıydım. | Open Subtitles | كان يجب أن أكون صادقاً معها بخصوص كلّ شيء |
Orada olmalıydım. Hepimiz orada olmalıydık. | Open Subtitles | كان يجب أن أكون هناك جميعنا كان علينا أن نكون هناك |
Sana karşı dürüst olmalıydım, fakat işe yeni başlamıştım. | Open Subtitles | كان يجب أن أكون صادقاً كنت في بداية عملي هنا |
Dün için özür dilemek istiyorum Daha kibar olmalıydım | Open Subtitles | أود أن أعتذر عن البارحة كان يجب أن أكون صبورة |
Orada olmalıydım. Karımın yanında olmalıydım. | Open Subtitles | كان يجب أن أكون هناك كان يجب أن أكون هناك معها |
Bu yeni mucizenin ben de bir parçası olmalıydım. | Open Subtitles | كان يجب أن أكون جزءاً من تلك المعجزة الجديدة |
En başından beri sana karşı dürüst olmalıydım. | Open Subtitles | كان يجب أن أكون صادقاً معكِ منذ البداية. |
Kafese çıkan ben olmalıydım. | Open Subtitles | أعرف بأنه كان يجب أن أكون أنا في الصندوق |
O zaman geç kalıyorum. O zaman saat 9:00'a kadar tam bir baş belası olmalıydım. | Open Subtitles | حسنا,أنا متأخرة كان يجب أن أكون مزعجة منذ 9 |
Gar, çok üzgünüm. Orada olmalıydım. | Open Subtitles | غار , أنا آسفة جدا أنا كان يجب أن أكون هناك |
En başından beri sana karşı dürüst olmalıydım. | Open Subtitles | كان علي أن أخبرك بالحقيقة كان يجب أن أكون صادقا معك منذ البداية |
Otobüsü çok bekledim. İşte olmam gerekiyordu. | Open Subtitles | استغرق الباص وقتاً طويلاً ليصل كان يجب أن أكون في العمل الآن |
Pete'in on yıl önce onu eve getirdiği gün benim evde değil, uçakta olmam gerekiyordu aslında. | Open Subtitles | في اليوم الذي دخلت بيتنا منذ 10 سنوات، لم يكن يجب أن أكون هناك. كان يجب أن أكون على متن طائرة ما. |
Daha olgun davranmalıydım. Baskı ile başa çıkabilmeliydim. | Open Subtitles | كان يجب أن أكون أكثر نضجاً كان عليَّ تحمل الضغوط |
Daha olgun davranmalıydım. Baskı ile başa çıkabilmeliydim. | Open Subtitles | كان يجب أن أكون أكثر نضجاً كان عليَّ تحمل الضغوط |
Gerektiği anda sana yardım edemedim. Seni kollamak için orada olmam gerekirdi. | Open Subtitles | قد خذلتُكِ، كان يجب أن أكون حاضراً لأساندكِ |
Yardım isteyen ben olmalıyım. Bu akşam sıkışığız. | Open Subtitles | كان يجب أن أكون أنا هو الذى يطلب . المساعدة , الأمور كانت سيئة للغاية الليلة |