Beyaz Saray'dan bir asistan bana Hunt'ın Kennedy'i araştırdığını söyledi. | Open Subtitles | أحد الموظفين في البيت الأبيض أكد لي أن هنت كان يحقق بشأن كينيدي |
Hem de Yotsuba'yı araştırdığını ve Kira'nın kim olduğunu bildiğini söyledi. | Open Subtitles | إضافة لذلك، قال إنه كان يحقق بشأن يوتسوبا ويعلم من هو كيرا |
Dolandırıcılığı araştırdığını biliyordum. | Open Subtitles | لقد علمت أنه كان يحقق في الإحتيال. |
Belki de saldırganı başka bir suçtan araştırıyordu. | Open Subtitles | ربما مطلق النار كان متهماً في جريمة أخرى كان يحقق بها. |
Hunt, Chappaquiddick'te Kennedy'i araştırıyordu. | Open Subtitles | -هنت كان يحقق في حياة كينيدي في شاباكيديك |
Kendi başına bir patlağı araştırıyormuş. | Open Subtitles | كان يحقق في وافدة خارقة جديدة بنفسه |
Alan iki polisi soruşturuyordu. | Open Subtitles | بل كان يحقق في أمر شرطيين فاسدين |
Yapısal bir sorunu araştırdığını ileri sürersek. Cole Center'ı kişisel olarak kontrol etmeliyim. | Open Subtitles | أظن بأنه كان يحقق في مسألة هيكلية |
Yeni bir delili araştırdığını söylüyordu. | Open Subtitles | لقد قال أنه كان يحقق في دليل جديد. |
Paul'un neden Latham İlaç şirketini araştırdığını biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل تعلمين لماذا كان يحقق في شركة " ليثام " الدوائية ؟ |
Nate'in fonu araştırdığını ne zaman öğrendin? | Open Subtitles | متى اكتشفت أن (نيت) كان يحقق في الصندوق؟ |
Nate'in fonu araştırdığını biliyordun ve öldürdün onu. | Open Subtitles | أنت عرفت أن (نيت) كان يحقق في الصندوق وأنت قتلته. |
Evet, seni araştırdığını söylemişti. | Open Subtitles | نعم ، قال انه كان يحقق حولك |
- Kimi araştırdığını öğrenmek istiyoruz. | Open Subtitles | نريد معرفة من كان يحقق فيه |
Müfettiş, Lestrade, kasaları araştırıyordu. | Open Subtitles | المفتش ليستراد كان يحقق بشأن الخزائن |
Ajan beni araştırıyordu, tamam mı? | Open Subtitles | هذا العميل كان يحقق بشأنى، حسناً؟ |
Paul Reeves H5N1 virüsünün kaybolduğu laboratuvarı araştırıyordu. | Open Subtitles | "بول ريفز " كان يحقق في المعمل حيث عينة الفيروس فقدت |
Bak, sana yaranamam, ama Walt öldüğünde bir konuyu araştırıyordu. | Open Subtitles | (لا يمكنني أن أجعل هذا يصلكِ، لكن (والت كان يحقق في شيء ما عندما تـوفـي |
Paul Reeves kaybolmuş bir grip virüsünü araştırıyormuş. | Open Subtitles | "بول ريفز " كان يحقق في فيروس إنفلونزا مفقود |
Babam Wayne Girişimcilik'i soruşturuyordu, sonra da annemle beraber öldürüldü. | Open Subtitles | والدي كان يحقق في شركات (واين) وبعدها قتل هو ووالدتي ... |