Ümit her şeydir ve benim oy verdiğim Başkan Bunu biliyordu. | Open Subtitles | الأمل هو كلّ شيء و الحاكم الذي إنتخبته كان يعرف ذلك |
Ümit her şeydir ve benim oy verdiğim Başkan Bunu biliyordu. | Open Subtitles | الأمل هو كلّ شيء و الحاكم الذي إنتخبته كان يعرف ذلك |
Bunu o lanet olası büyük babası da biliyordu. Bunu biliyordu. | Open Subtitles | ،جدها الوغد العجوز، عرف ذلك كان يعرف ذلك |
Sen hariç herkes o adamın üçkâğıtçı olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | .الجميع كان يعرف ذلك الرجل محتالاً ماعداك |
-Vali Reston Bill Meyer'in karısının sevgilisi olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | الحاكم ريستون... بيل ميير كان عشيق زوجته، وهو كان يعرف ذلك. |
Onun için en iyisi oldu. Yorulmuştu ve Bunu biliyordu. | Open Subtitles | كان أفضل شيء كان منهكاً و كان يعرف ذلك |
İhtiyar, Bunu biliyordu. | Open Subtitles | الرجل العجوز كان يعرف ذلك |
Grady Bunu biliyordu. | Open Subtitles | غريدي كان يعرف ذلك |
Mimar Bunu biliyordu. | Open Subtitles | والمعماري كان يعرف ذلك. |
Bunu biliyordu. | Open Subtitles | كان يعرف ذلك |
O Bunu biliyordu. | Open Subtitles | كان يعرف ذلك |
Bunu biliyordu. | Open Subtitles | كان يعرف ذلك. |