Ekip profil üzerinde çalışıyordu ve sanırım bir şey bulduk. | Open Subtitles | الفريق كان يعمل على الوصف و نظن ان لدينا شيئا |
Burke seni Dominikte bulduğu zaman, bu konu üzerinde çalışıyordu. | Open Subtitles | عندما وجدك بيرك في جمهورية الدومينيكان كان يعمل على هذا |
Kocam çocuk projesi denen bir şeyin üzerinde çalışıyordu. | Open Subtitles | زوجي كان يعمل على شيء والذي دعاه مشروع الأطفال |
Sayısız durumda bana büyük bir şey üzerinde çalıştığını söyledi. | Open Subtitles | في مناسبات عديدة أخبرني أنه كان يعمل على مشروع كبير |
Dr. Feelgood bir tür "aşırı-sinir" terapisi üzerinde çalışıyormuş. | Open Subtitles | الطبيب كان يعمل على إثبات نظرية |
Bir arkadaşım aradı ve benim için mükemmel olduğunu düşündüğü bir proje üzerinde çalışıyor. | Open Subtitles | صديق لي اتصل بي و كان يعمل على هذا المشروع الذي يظن أنه مناسب لي مشروع؟ |
Bence, Craig Horning üzerinde çalıştığı proje yüzünden öldürüldü. | Open Subtitles | أعتقد كريج هورنينج قتل لأن المشروع الذي هو كان يعمل على. |
Kocam çocuk projesi denen bir şeyin üzerinde çalışıyordu. | Open Subtitles | زوجي كان يعمل على شيء والذي دعاه مشروع الأطفال |
Tanıdığımız biri Antrax II üzerinde çalışıyordu. | Open Subtitles | واحد نعرف أنه كان يعمل على الجمرة الخبيثة 2 |
Benim duyduğum gelip onu buldukları sırada önemli bir şey üzerinde çalışıyordu. | Open Subtitles | الذي سمعته، أنه كان يعمل على شيءُ ما في المستوى الخامس لصالح الإف بي آي، وبعد ذلك تم إلغاؤه وماذا كان؟ |
Yüksek irtifa güdümlü füzelerin kalkış kodlarını karıştıran bir verici programı üzerinde çalışıyordu. | Open Subtitles | كان يعمل على نظام لمنع اطلاق الصواريخ يسمى الشبح موجه للارتفاع العالى لمنع الاطلاق |
Yıllardır, insan genomlarını ve DNA migrasyon örneklerini kullandığı bir matematiksel teorem üzerinde çalışıyordu. | Open Subtitles | لعدة سنوات , كان يعمل على نظرية رياضية بإستخدام الجينات البشرية والأنماط الوراثية |
GD 90'ların sonlarına doğru görünmezlik üzerinde çalışıyordu. | Open Subtitles | المختبر المركزي كان يعمل على مسالة عدم القابلية على الرؤية منذ عقد التسعينيات |
Bizim için iyi olacak bir şeyler üzerinde çalıştığını söyledi. | Open Subtitles | قال أنّه كان يعمل على شيءٍ سيكون مُفيداً لنا جميعاً. |
Alberto'nun Jorge'nin arabaları üzerinde çalıştığını biliyor muydunuz? | Open Subtitles | هل كنتي تعرفين أن ألبرتو كان يعمل على سيارات خورخي ؟ |
- Roe'nun Komutanı evsiz emekli subaylar hakkında bir hikaye üzerinde çalıştığını söylemişti. | Open Subtitles | أنه كان يعمل على قصة عن المحاربين القدامى المُشردين |
Dükkan sahibi şifreler üzerinde çalışıyormuş. | Open Subtitles | مالك المحل كان يعمل على الشفرات |
Sanırım beyindeki sinir devrelerinin kendisini yeniden düzenlemesi üzerinde çalışıyormuş. | Open Subtitles | أعتقد أنه كان يعمل على جعل الدوائر العصبيه فى المخ ...لإعاده تنظيم نفسها إنه |
Günlerdir bunun üzerinde çalışıyor. Onunla gurur duyuyoruz. | Open Subtitles | كان يعمل على هذا لأيام ونحن فخورون به للغاية |
Bahse girerim bu bilgisayar çipinin anlamı, bu adam gizli bir şey üzerinde çalışıyor. | Open Subtitles | اراهن أن هذه الرقائق ... تعني أن هذا الرجل كان يعمل على شيء في غاية السرية |
Chin, önceki işverenlerini bul, bakalım adada olduğu sürede üzerinde çalıştığı şeyle ilgili bilgi öğrenebilecek misin. | Open Subtitles | وانظر إن كان بإمكانك اكتشاف أي شيء عنه كان يعمل على قصة بينما كان هنا |
Hem benzin istasyonunda hem de restoranda çalışmış. | Open Subtitles | كان يعمل على الغاز على حد سواء محطة ومطعم |