dün gece. Ne demek istedi bilmiyorum. Sarhoş gibiydi. | Open Subtitles | ليلة الأمس، لكني لا أعلم إن كان يعني ذلك، كان مخموراً نوعاً ما |
Sadece üzgün olduğunu söyle. Senin için ne anlam ifade ettiğini söyle. | Open Subtitles | أخبريه أنكِ آسفة ، وأنه كان يعني لكِ الكثير |
Ben de senin kadar üzgünüm. David Palmer benim için de çok şey ifade ediyordu. | Open Subtitles | أنا متضايق مثلك تماماً دايفيد بالمر كان يعني لي الكثير أيضاً |
Hep birimizi birbirine bağlayabilmek anlamına geliyordu. | TED | كان يعني شيئا سوف يصلنا جميعا ببعضنا البعض. |
İçgüdülerini dinlediğini sana söylememi istedi ne demekse artık. | Open Subtitles | ..قال لي ان اخبرك انه كان يتتبع غريزته مهما ان كان يعني هذا بحق الجحيم |
Bu şekilde, onun küçük kardeşi gibi davranmam gerekse bile, | Open Subtitles | مع ذلك , حتى لو كان يعني بأن أكون الأخ الأصغر |
O kadınların gerçekten ihtiyacı olan gelirlerinin durması demekti. | TED | كان يعني أن النساء ستتوقف عن تلقي دخل انهم بحاجة اليه حقا. |
Madem ona binecekti, neden bir anlamı varken yapmadı ki? | Open Subtitles | إذا هو كان سيركب العنيف هل هو كان يعني شيئا؟ |
Senin için bir anlam ifade eden tek kişi oydu. | Open Subtitles | للأنه هوا الوحيد الذي كان يعني لك كل شيئ |
Bunu kontrol edebileceğime ve bana ne kadar anlam ifade ettiğine emindim. | Open Subtitles | كنت متأكدة من أنني أستطيع التحكم به أعني كم كان يعني لي |
Bunun benim için ne kadar önemli olduğunu kelimelerle ifade edemem. | Open Subtitles | لا أعرف لو كان بوسعي وصفه بكلمات أنّه كان يعني لي الكثير. |
Ama Gepetto demek istedi sanırım. Kuklacı olan oydu. | Open Subtitles | لكن أعتقد أنه كان يعني جيبيتو،والذي هو في الحقيقة محرك الدمى |
Goffe babamın Kızılderili toprağını çalmasıyla ilgili ne demek istedi? | Open Subtitles | ماذا كان يعني جوف حول سرقة أبي للأراضي الهندية |
Nicole'un okuldan sonra nerede olacağını öğren demek istedi. | Open Subtitles | لقد كان يعني أن علي أن أعرف أين ستكون بعد دوام المدرسة |
Eskiden herkes adımızı ve adımızın ne ifade ettiğini bilirdi. | Open Subtitles | في الماضي، الجميع كان يعرف اسمنا وماذا كان يعني. |
Babamın sana itiraf etmek istemediğiden fazla anlam ifade ettiğini biliyorum. | Open Subtitles | تعرف ، أعتقد حقاً بأن أبي كان يعني لك أكثر مني أكثر من أستعدادك للأعتراف بالأمر |
Ben de senin kadar üzgünüm. David Palmer benim için de çok şey ifade ediyordu. | Open Subtitles | أنا متضايق مثلك تماماً دايفيد بالمر كان يعني لي الكثير أيضاً |
Bak, bugün bana çok şey ifade ediyordu. Her şey demekti. | Open Subtitles | اسمع، اليوم كان يعني لي الكثير كان يعني كل شيء |
Ve bu aslında malzemeleri raflardan alıp kullanmanın tersine özel bir teknoloji dizayn etmek anlamına geliyordu. | TED | وهذا كان يعني حقيقة تصميم تقنية خاصة على عكس مجرد شراء الأشياء من على الأرفف واستخدامها |
Bu aslında hastalık veya ölüm potansiyeli olan 21 gün anlamına geliyordu. | TED | وهذا في الواقع كان يعني 21 يوماً للمرض المحتمل أو الموت. |
Eğer bu o adamdan sonsuza dek kurtulmak demekse sadece söyle yeter. Ben varım. | Open Subtitles | إن كان يعني هذا القضاء منه بصفة نهائية، فأنا معك متى طلبت ذلك. |
Bu şekilde, onun abisi gibi davranmam gerekse bile, | Open Subtitles | مع ذلك , حتى لو كان يعني بأن أكون الأخ الأكبر |
Adını veya yaptıklarını hatırlamak... rüyalarımıza girmesine izin vermek demekti. | Open Subtitles | من أن نتذكر إسمه حتي أو ماذا كان قد فعل بنا لأن ذلك كان يعني أن يأتي فى أحلامنا |
İnsanların onun için bir anlamı vardı ve bu nedenle bizim burada olmamıza gerek olmadığını düşündüm. | Open Subtitles | كان يعني شيئًا للأُناس، ولذلك ظننت بأنه لا يجب علينا بأن نكون هناك |
Benim için çok şey ifade eden birisi hakkında nasıl hissettiğimi bir kez daha fark ettim. | Open Subtitles | إدراك كيف تشعر حول شخص كان يعني الكثير لك |
Baba, bir anlam ifade eder mi bilmem, ama bu gece bana, sana benzeyen birini ayarlamaya çalıştı. | Open Subtitles | أتعلم يا أبي , اذا ما كان يعني لك شيء فقد حاولت أن تربطني مع شاب يشبهك |
Bunun senin için önemli olduğunu biliyorum ve dışında kalmalıydım. | Open Subtitles | أعرف كم كان يعني لك هذا وأنا .. أنا فقط وجب بي أن أبقى بعيداً عنه |
Senin için bu kadar önemliyse, önce sen yapabilirsin. | Open Subtitles | أن كان يعني هذا لك الكثير فإرحل أنت أولاً |