Bu, yiğenime yazdığım küçük bir ezgi, kendini kötü hissetti, geldi beni bezdi. | Open Subtitles | هذه مقطوعة صغيرة كتبتها من أجل أبن أخي عندما كان يشعر بالإحباط |
Hangisini? -Sana yazdığım, hatırlıyor musun? | Open Subtitles | التى كتبتها من أجلك، أتذكريها؟ |
Herald için ilk yazdığım makalem senin annen ile ilgiliydi. | Open Subtitles | أنت تعلمين، أن المقالة الأولى التى كتبتها من قبل من أجل "صحيفة النذير" بشان أمّك. |
Senin için yazdım. Tıpkı Jennifer Aniston ya da Kate Hudson gibi. | Open Subtitles | كتبتها من أجل، كما تعلم، مثل جنيفر أنيستون أو كيت هدسون |
Birlikte geçirdiğimiz zamanların anısına senin için hazırladığım bir adisyonu gönderiyorum. | Open Subtitles | " المرفق هو ورقة كتبتها من أجلك " " حول ذكريات الوقت الذي قضيناة سوياً " |
Dedektif Tritter önceden yazdığım reçeteleri biliyor. | Open Subtitles | يعرف المحقق (تريتر) بأمر الروشتات التي كتبتها من قبل |
Sadece bu yazdığım en iyi şarkıydı. | Open Subtitles | إنها... ، إنها افضل أغنية كتبتها من قبل |
Lily'e yazdığım aşk şarkılarının hiçbiri bunu değiştirmedi. | Open Subtitles | كل اغاني الحب التي كتبتها من اجل (ليلي) لم تشكل اي فارق |
Bizim şarkımız, Eileen. Şarkıyı senin için yazdım. | Open Subtitles | أغنيتنا يا " أيلين " ـ لقد كتبتها من أجلك |
Umarım bunu seversin çünkü bunu sadece senin için yazdım. Beni uyutma. | Open Subtitles | اتمنى ان تعجبك لانني كتبتها من اجلك فقط |
Senin için yazdım. Seni seviyorum. | Open Subtitles | كتبتها من أجلك أحبك |
Birlikte geçirdiğimiz zamanların anısına senin için hazırladığım bir adisyonu gönderiyorum. | Open Subtitles | " المرفق هو ورقة كتبتها من أجلك " " حول ذكريات الوقت الذي قضيناة سوياً " |