Çocuklara tavuğun tavuk gibi göründüğünü öğretmenin nesi yanlış? | TED | أتعلمون , ماهوالعيب في تعليم الأطفال ؟ أن الدجاجة تبدو كدجاجة |
Son sınıfa kadar kampüsün en büyüğüydüm, ta ki tüyleri yolunmuş bir tavuk gibi kel olana kadar. | Open Subtitles | كنت الرجل الأول بالجامعة حتى سنة التخرّج عندما أصبحت أصلع كدجاجة مسلوخة |
Seni o buz çözücü teknenin içine atıp tavuk gibi kızartacağım ya da serçe parmağımla o maymun kıçını... | Open Subtitles | سأرميك فى ذاك الوعاء لإذابة الجليد هنا وأحرقك كدجاجة أو بخنصرى يمكننى إسقاطك |
Baban fırından çok erken çıkarılmış küçük bir tavuğa benzediğini söylemişti. | Open Subtitles | والدكِ قال أنكِ كنتِ تبدين كدجاجة يافعة خرجت من الفرن مبكراً. |
Tüyleri yolunmuş tavuğa dönene kadar durmazlar. | Open Subtitles | وبعدها تقف كدجاجة منتوفة في الوحل |
- Yine de siyah bir tavuğa benziyor. | Open Subtitles | لا تزال تبدو كدجاجة سوداء. |
Karının boyun 14 sene önce kırılmış ve kızın o gün senin etrafta boynu kopmuş tavuk gibi koşuşturduğunu söylüyor. | Open Subtitles | قدّ كُسرت رقبة زوجتكَ مُنذ 14 عاماً، و إبنتكَ وصفتكَ بأنّكَ كنتَ هائماً آنذاك كدجاجة فقدت رأسها. |
Karının boyun 14 sene önce kırılmış ve kızın o gün senin etrafta boynu kopmuş tavuk gibi koşuşturduğunu söylüyor. | Open Subtitles | قدّ كُسرت رقبة زوجتكَ مُنذ 14 عاماً، و إبنتكَ وصفتكَ بأنّكَ كنتَ هائماً آنذاك كدجاجة فقدت رأسها. |
Ölüm oranının nefesinin ensenizde olduğunu ve gelecekten korkmuş, yaşlı bir tavuk gibi kaçtığınızı öğrendim. | Open Subtitles | تعلمت أن خطر الوفيات يخيفك كثيرا، وأنك تهرب من المستقبل كدجاجة مسنة خائفة. |
Yanlış yola girdim, kafasız bir tavuk gibi. | Open Subtitles | سرت في الطريق الخطأ. كدجاجة من دون رأس. |
Bizim görevimiz şeytani ruhları öldürmek ama bu sebepten bu adamın tadı korkudan altına işemiş tavuk gibi olmak zorunda değil. | Open Subtitles | -مهمتنا حصاد الأرواح الخبيثة لكن هذا ليس مسوغًا ليكون مذاق هذا الرجل كدجاجة ماتت في هلع عظيم. |
Haşlama tavuk gibi tüylerimi yolsanız da | Open Subtitles | "أسلخيني كدجاجة" |