İşte, bunu yanlış taktiğimizi tekrar düşünmek için bir davet olarak düşünün. | TED | إذا اعتبروا هذه كدعوة لإعادة التفكير في استراتيجية معيوبة. |
Sanırım bunun gelip bizimle konuşmaları için bir davet olarak algılanacağını umuyoruz. | Open Subtitles | أعتقد أننا نأمل أن تكون كدعوة ليأتوا للتحدث معنا |
Bu dev el, bize bir davet olarak geldi. | Open Subtitles | و ستفقد الكثير من الأشياء التي لم تجربها هذه اليد العملاقة أرسلت لنا كدعوة |
New York'ta bu, seni öldürmesi için birini eve davet etmek gibidir. | Open Subtitles | في "نيويورك"، هذا كدعوة شخص إلى منزلك ليقتلكَ |
davet dedin. O "resmen çağırttı". | Open Subtitles | -انت قلتها كدعوة و هو يعنيها استدعاء |
Anonymous sizi bir dayanışma eylemine davet ediyor. | Open Subtitles | {\fnsegoe UI semibold\fs25}{\pos(192,230 )\fs25}فيديو المجهــــــولين : المجهولون يدعوكم كدعوة للتضامن. |