Eğer bunun için yalan söylediyse, acaba başka neler hakkında yalan söyledi? | Open Subtitles | حسناً ، إذا كذبت حول هذا فما الشيء الآخر الذي كذبت حوله؟ |
Kızınızın o gece olanlar hakkında yalan söylediğini belirtiyor. | Open Subtitles | إنّها تقول أنّ ابنتك كذبت حول ما حدث في تلك الليلة. |
Her şey hakkında yalan söylediniz, bunu nasıl açıklayacaksınız? | Open Subtitles | لقد كذبت حول كلّ شيء آخر. فلمَ لن تكذب حول هذا أيضاً؟ |
İddiaya varım her konuda yalan söyledin. | Open Subtitles | سأراهن أنك كذبت حول كل شئ |
Birçok şey hakkında yalan söyledim diğerlerine de kendime de. | Open Subtitles | كذبت حول الكثير و العديد من الامور كذبت على الاخرين وعلى نفسي |
Asıl ben ailemden izin aldığım konusunda yalan söylediğim için üzgünüm. | Open Subtitles | آسف لأنني كذبت حول الحصول على توقيع والداي |
Ya suç hakkında değil de, kurban hakkında yalan söylediyse? | Open Subtitles | ماذا لو كذبت حول الضحيه, لكن ليس عن الجريمه |
İlişkiyi bildiğin hakkında yalan söyledin, eve ne zaman geldiğinle ilgili yalan söyledin. | Open Subtitles | لقد كذبت حول معرفتك بالعلاقة الغرامية كذبتي ايضا بشان العودة للمنزل |
Buraya neden geldiğimiz ve neden yukarı yalnız çıktığın hakkında yalan söyledin! | Open Subtitles | كذبت حول لما أتينا إلى هنا وكذبت حول لما ذهبت إلى هناك بمفردك. |
Öncelikle, ben deli değilim. Mycroft'u tanıdığın hakkında yalan söyledin. | Open Subtitles | اولا، انا لست مجنونة لقد كذبت حول معرفتك لمايكروفت |
Sonra yalan atma hakkında attığın yalan hakkında yalan attın. | Open Subtitles | ثم كذبت حول كذبك حول كذبك، حسناً؟ |
Ben onun dün gece hakkında, yalan söylediğini düşünüyorum | Open Subtitles | اعتقد انها ربما كذبت حول ليلة الامس |
Olanlar benim hatam. Sana her konuda yalan söyledim. | Open Subtitles | إنه خطئي، لقد كذبت حول كل شئ |
Bitti Charlie. Her konuda yalan söyledin. | Open Subtitles | لقد انتهينا يا (تشارلي) لقد كذبت حول كل شئ |
İki adamı öldürüp yalan söyledi, sırları çalıp yalan söyledi. | Open Subtitles | لقد كذبت حول مقتل رجلين كذبت حول سرقة الاسرار |
Harris dedi ki, Jules kolyesini Zeta'da kaybetmekle ilgili yalan söyledi. | Open Subtitles | بينما نحن في هذا الموضوع , هاريس قال ان جولز كذبت حول فقدان القلاده خارج زيتا |
Ve ondan haber almadığım... konusunda da yalan söyledim. | Open Subtitles | لقد كذبت ...كما أنني كذبت حول انه لم يصلني منه شيء بعد ذلك الحين |
Ve ondan haber almadığım... konusunda da yalan söyledim. | Open Subtitles | لقد كذبت ...كما أنني كذبت حول انه لم يصلني منه شيء بعد ذلك الحين |
Oh, teşekkür ederim ve ben de yalan söylediğim için üzgünüm. | Open Subtitles | أوه، شكرا لك، وأنا آسف أنا كذبت حول هذا الموضوع. |
20 yıldır yalan söylediğim oğlumu mu? | Open Subtitles | انني كذبت حول موت ابني منذ عقود مضت ؟ |